Ahrenshoop tarihle nasıl yüzleşiyor?

Aslıhan2312

Co-Admin
Almanya’nın Baltık Denizi tatil yerlerindeki antisemitizm, Nazi döneminin bir icadı değildi. Spa antisemitizmi terimi 19. yüzyılın başlarında ortaya çıktı ve antisemitizm yalnızca deniz kenarındaki tatil yerlerinde ve yalnızca Almanya’da bulunmuyordu. Avusturya, İsviçre ve ABD’de mevcuttu. Orada buna antisemitizm çaresi deniyordu ve bir yıl önce bunu Barrie Kosky’nin Komische Oper’da Borscht Kuşağı’nın müziğini sahneleyen Tüm Şarkı Söyleyen, Tüm Dans Eden Yidiş Revue’sunda duyabiliyordunuz. New York City yakınlarındaki Catskill Dağları’nın bu bölgesinde Yahudiler 1950’lerde ve 1960’larda yazlık oteller ve kumarhaneler inşa ettiler çünkü aşırı ırkçılık onları diğer otellerden men ediyordu. İşte kendine özgü bir eğlence kültürü de burada ortaya çıktı.

Bu geçmiş şimdi Baltık Denizi’nde yüzleşiyor. “Martılar bazen beni düşünüyor mu?” sergisinin 3 Ekim’e kadar Darß’taki Ahrenshoop Sanat Müzesi’nde görülmesi istenmedi. Tam tersine liberal bir atmosferin hâlâ hüküm sürdüğü yerler ise “Yahudi hamamı” olarak değerlendiriliyordu. Ancak 1937’de neredeyse tüm sahil beldeleri ve plajlar Yahudilere yasaklandı.

Sergide ağırlıklı olarak Kristine von Soden’in aynı isimli kitabından yararlanılıyor. Tarihi belgeler ve kartpostalların yanı sıra Else Lasker-Schüler, Victor Klemperer ve Mascha Kaléko gibi isimlerin mektup ve günlüklerinden metinler de sergileniyor.


İlan | Daha fazlasını okumak için kaydırın


Yine Darß’ta yer alan ve 1929 gibi erken bir tarihte “tanınmış Nasyonal Sosyalist karakterini” vurgulayan Prerow’un aksine, dizide de belirtildiği gibi, Ahrenshoop’ta uzun bir süre boyunca zulüm görenler ve siyasi açıdan tehlike altındakiler için hâlâ uygun yerler mevcuttu. 1932’de basılan Ahrenshoop izahnamesinden şu alıntıyı yapıyor: “Gayri resmilik ve hoşgörü bizim dikkatle koruduğumuz niteliklerimizdir ve siyaset için de geçerlidir.”