Saliha
Yeni Üye
Ankara’da Büyük Birlik Partisi’nin (BBP) 29’uncu kuruluş yıl dönümü programına BBP Genel Lideri Mustafa Destici, AK Parti Genel Lider Vekili Numan Kurtulmuş, AK Parti Küme Lider Vekili Becerikli Ünal ve davetliler katıldı.
AK Parti’li Kurtulmuş, BBP’nin, Türkiye siyasetine Muhsin Yazıcıoğlu’nun önderliğinde epey katkısı olduğunu belirterek, “BBP’nin Türkiye siyaset geleneğinde kıymetli yeri olduğunun altını çizmek isterim. Türkiye siyasetinde epey kuvvetli biçimde Anadolu irfanını oluşturan maneviyatı, Tük-İslam davasının ruh köklerini yani medeniyetimiz üzerinden bir daha yükselebilme fikriyatını Türkiye siyasetine taşıyan değerli bir siyasi hareket oldu. Türkiye’de demokrasi, millet egemenliği ve milletten öteki hiç bir merkezin lafına prestij edilememesi gerektiğini de Türkiye siyasetinde uygulaması ile gösterdi. 28 Şubat devrinde tankların sesinin duyulduğu, birçok kuvvetli zannedilen insanların kaçacak delik aradığı o günlerde Yazıcıoğlu, tankları halka çeviren iradenin yanında durmadı. ‘Ben namlusu halka çevrili olan tankların karşısında selam durmam’ diyerek bu ülkede demokrasi dersi verdi. Bu, Türkiye siyasetinin değerli köşe taşlarından biri olarak kıyamete kadar hatırlanacaktır” diye konuştu.
‘ÇOK DAHA GÜÇLÜ BİR TÜRKİYE’Yİ KURACAĞIZ’
Kurtulmuş, BBP topluluğunun, 15 Temmuz gecesindeki direnişi, 15 Temmuz öncesi ve daha sonrasında ulusal iradenin yanında yer alması, ulusal iradenin üzerinde hiç bir hâkim güce pirim vermemesi de bu sürecin bir biçimde devamı olduğuna dikkat çekerek, “Bir tarafta kendi medeniyetimizin pahaları üzerinden bir daha kuvvetli bir millet olarak ayağa kalkacağımıza inananlar, öteki taraftan da diğerlerinden aldığımız icazetler ile onların gölgesinde yükselebileceğimizi zanniçin birtakım siyaset ve fikir etrafları. Bu çerçevede bu ülkede medeniyet köklerimiz üzerinden bir daha yükselebileceğimize inananlar büyük bedeller ödeyerek büyük gayret verdiler. Bizim üzerimize düşen de ulusal siyaset geleneğinin ortak noktalarındaki paydamızı güçlendirerek Türkiye’nin geleceğine sahip çıkmak, Türkiye’nin emperyalist ataklar karşısında kuvvetli biçimde ayakta durmasını temin etmek, Türkiye’yi 21’inci yüzyılın yıldız ülkelerinden birisi yapmak için çaba sarf etmektir. Yolumuzun güç ve meşakkatli olduğunu biliyoruz. Lakin sembol tarihlerden biri olan 2023’ün inşallah Türkiye’nin geleceği için en güzel dönüm noktalarından biri olduğuna inanıyoruz. Başından beri Cumhur İttifakı’na takviye veren, güç veren, 2023’ün istikametinde yürüyüşümüzü kolaylaştıran BBP’ye teşekkürlerimi tabir etmek istiyorum. Ne 2023 gayesi ne 2053 ne de 2071 maksadı yalnızca bir ya da birkaç partinin gayesi değildir. Bu tarihlerin hepsi milletimizin tamamının ortak tarihleridir. Bu milletin gücüne, medeniyet köklerine inanacağız. İnşallah epey daha kuvvetli bir Türkiye’yi kuracağız” dedi.
DESTİCİ: SEÇİMLERİN kararıNU BİZ BELİRLEYECEĞİZ
BBP Genel Lideri Mustafa Destici de Cumhur İttifakı ile ilgili görüşlerinin net olduğunu kaydederek, “Cumhur İttifakı’nı oluşturan partilerimiz başta olmak üzere Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin varlığına, birliğine, bağımsızlığına, anayasasına bağlı her siyasi partiye hürmet ile yaklaşıyoruz. Birebir hassasiyeti, kendimiz ve her siyasi parti için, herkesten bekliyoruz. Eksiklerimiz kesinlikle olmuştur; fakat 29 yıldan bugüne gelen çizgimizle çelişecek tek söz söylemedik. Tek bir yanlış işin ortasında olmadık. Tek bir yanlış karara imza atmadık. Bu süreçte, eksik teşkilatlarımızı tamamladık. Üye sayısını en yüksek oranda artıran siyasi parti olduk. Seçimlere 1 yıldan biraz fazla bir vakit var. El ele vereceğiz, omuz omuza çaba edeceğiz ve seçimlerin kararınu biz belirleyeceğiz. İnanıyorsanız başarırsınız, inanıyorsanız başaracaksınız. Yarınlar bizimle olacak. Yarınlar ‘Büyük Birlik’ olacak. Alanda biz de varız ve olacağız” diye konuştu.
‘KARARIMIZIN ARKASINDAYIZ’
Destici, BBP’nin Türkiye’nin sistem değişikliği muhtaçlığını söylem eden birinci siyasi parti olduğunu söyleyerek, “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi, büyük ölçüde, BBP’nin kurulduğundan bugüne program ve beyanlarında yer alan tekliflerini içermekte. Gönül rahatlığıyla, referandumda ‘evet’ oyu kullandık, sonucumızın ardındayız. Referandumda kabul edilen idare biçiminin Türkiye’yi daha kuvvetli hale getirdiğini ve son periyotta maruz kaldığımız dış baskıların da bunun sonucu olduğuna inanıyorum” dedi.
AK Parti’li Kurtulmuş, BBP’nin, Türkiye siyasetine Muhsin Yazıcıoğlu’nun önderliğinde epey katkısı olduğunu belirterek, “BBP’nin Türkiye siyaset geleneğinde kıymetli yeri olduğunun altını çizmek isterim. Türkiye siyasetinde epey kuvvetli biçimde Anadolu irfanını oluşturan maneviyatı, Tük-İslam davasının ruh köklerini yani medeniyetimiz üzerinden bir daha yükselebilme fikriyatını Türkiye siyasetine taşıyan değerli bir siyasi hareket oldu. Türkiye’de demokrasi, millet egemenliği ve milletten öteki hiç bir merkezin lafına prestij edilememesi gerektiğini de Türkiye siyasetinde uygulaması ile gösterdi. 28 Şubat devrinde tankların sesinin duyulduğu, birçok kuvvetli zannedilen insanların kaçacak delik aradığı o günlerde Yazıcıoğlu, tankları halka çeviren iradenin yanında durmadı. ‘Ben namlusu halka çevrili olan tankların karşısında selam durmam’ diyerek bu ülkede demokrasi dersi verdi. Bu, Türkiye siyasetinin değerli köşe taşlarından biri olarak kıyamete kadar hatırlanacaktır” diye konuştu.
‘ÇOK DAHA GÜÇLÜ BİR TÜRKİYE’Yİ KURACAĞIZ’
Kurtulmuş, BBP topluluğunun, 15 Temmuz gecesindeki direnişi, 15 Temmuz öncesi ve daha sonrasında ulusal iradenin yanında yer alması, ulusal iradenin üzerinde hiç bir hâkim güce pirim vermemesi de bu sürecin bir biçimde devamı olduğuna dikkat çekerek, “Bir tarafta kendi medeniyetimizin pahaları üzerinden bir daha kuvvetli bir millet olarak ayağa kalkacağımıza inananlar, öteki taraftan da diğerlerinden aldığımız icazetler ile onların gölgesinde yükselebileceğimizi zanniçin birtakım siyaset ve fikir etrafları. Bu çerçevede bu ülkede medeniyet köklerimiz üzerinden bir daha yükselebileceğimize inananlar büyük bedeller ödeyerek büyük gayret verdiler. Bizim üzerimize düşen de ulusal siyaset geleneğinin ortak noktalarındaki paydamızı güçlendirerek Türkiye’nin geleceğine sahip çıkmak, Türkiye’nin emperyalist ataklar karşısında kuvvetli biçimde ayakta durmasını temin etmek, Türkiye’yi 21’inci yüzyılın yıldız ülkelerinden birisi yapmak için çaba sarf etmektir. Yolumuzun güç ve meşakkatli olduğunu biliyoruz. Lakin sembol tarihlerden biri olan 2023’ün inşallah Türkiye’nin geleceği için en güzel dönüm noktalarından biri olduğuna inanıyoruz. Başından beri Cumhur İttifakı’na takviye veren, güç veren, 2023’ün istikametinde yürüyüşümüzü kolaylaştıran BBP’ye teşekkürlerimi tabir etmek istiyorum. Ne 2023 gayesi ne 2053 ne de 2071 maksadı yalnızca bir ya da birkaç partinin gayesi değildir. Bu tarihlerin hepsi milletimizin tamamının ortak tarihleridir. Bu milletin gücüne, medeniyet köklerine inanacağız. İnşallah epey daha kuvvetli bir Türkiye’yi kuracağız” dedi.
DESTİCİ: SEÇİMLERİN kararıNU BİZ BELİRLEYECEĞİZ
BBP Genel Lideri Mustafa Destici de Cumhur İttifakı ile ilgili görüşlerinin net olduğunu kaydederek, “Cumhur İttifakı’nı oluşturan partilerimiz başta olmak üzere Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin varlığına, birliğine, bağımsızlığına, anayasasına bağlı her siyasi partiye hürmet ile yaklaşıyoruz. Birebir hassasiyeti, kendimiz ve her siyasi parti için, herkesten bekliyoruz. Eksiklerimiz kesinlikle olmuştur; fakat 29 yıldan bugüne gelen çizgimizle çelişecek tek söz söylemedik. Tek bir yanlış işin ortasında olmadık. Tek bir yanlış karara imza atmadık. Bu süreçte, eksik teşkilatlarımızı tamamladık. Üye sayısını en yüksek oranda artıran siyasi parti olduk. Seçimlere 1 yıldan biraz fazla bir vakit var. El ele vereceğiz, omuz omuza çaba edeceğiz ve seçimlerin kararınu biz belirleyeceğiz. İnanıyorsanız başarırsınız, inanıyorsanız başaracaksınız. Yarınlar bizimle olacak. Yarınlar ‘Büyük Birlik’ olacak. Alanda biz de varız ve olacağız” diye konuştu.
‘KARARIMIZIN ARKASINDAYIZ’
Destici, BBP’nin Türkiye’nin sistem değişikliği muhtaçlığını söylem eden birinci siyasi parti olduğunu söyleyerek, “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi, büyük ölçüde, BBP’nin kurulduğundan bugüne program ve beyanlarında yer alan tekliflerini içermekte. Gönül rahatlığıyla, referandumda ‘evet’ oyu kullandık, sonucumızın ardındayız. Referandumda kabul edilen idare biçiminin Türkiye’yi daha kuvvetli hale getirdiğini ve son periyotta maruz kaldığımız dış baskıların da bunun sonucu olduğuna inanıyorum” dedi.