Saliha
Yeni Üye
Bakan Gül, bir otelde düzenlenen ‘Türkiye’de Cezai konularda Memleketler arası İsimli İş Birliğinin Geliştirilmesi Projesi’nin açılışına katıldı. Programda Dışişleri Bakan Yardımcısı Faruk Kaymakcı, Danıştay Lideri Zeki Yiğit, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Bekir Şahin, Uyuşmazlık Mahkemesi Lideri Celal Mümtaz Akıncı, Avrupa Kurulu ve Avrupa Birliği temsilcileri ile davetliler de yer aldı.
Burada konuşan Bakan Gül, epeyce kıymetli bir projenin açılışında bir ortaya geldiklerini, insanlık ailesi olarak; Covid-19 salgını, iklim değişikliği ve hudut aşan terörizm üzere epey önemli global sınamalardan geçtiklerini bildirdi. Gül, “Tüm bu süreçte daha güzel anlıyoruz ki problemleri çözecek en başına ‘adalet’ kavramı yazılmalıdır. Öte yandan, global sistemin artık sorun çözme kabiliyetinden uzak olduğu üzülerek hepimizin ortak kanaatidir. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın geçtiğimiz günlerde daha adil bir dünyanın mümkün olabileceği ve bu mevzuda tüm kurumlara bir daha bir ıslahat daveti epey değerli bir davettir. Bu davet ayrıyeten milletlerarası iş birliğinde epeyce berbat bir imtihan veren birtakım ülkeleri önemli bir muhasebe yapmaya da bir çağrıdır” dedi.
‘HER PLATFORMDA SÖZ EDİYORUZ’
Bakan Gül, Türkiye’nin terör ve göç başta olmak üzere, insanlığın ortak geleceğini ilgilendiren her mevzuda öncü olduğunu belirterek, “Türkiye, daha adil bir dünya için insanlık vicdanının sesini duyurmayı sürdürecek, mazlumların sesi olmaya devam edecektir. Bunun için uluslararası hukukun araçlarını sonuna kadar kullanmaktan ve iş birliği alanlarında sorumluluk üstlenmekten kaçınmadık, bundan daha sonra da kaçınmayacağız. Çünkü özgürlük ve güvenliği kendi ülkemizle bir arada komşularımız, bölgemiz ve tüm insanlık için istemek bize medeniyetimizin ve tarihimizin buyruğudur. Bu anlayışla milletlerarası isimli iş birliğine açık olduğumuzu da her platformda tabir ediyoruz. Üstelik, isimli iş birliğini yalnızca yordamı kalıplarına da hapsetmiyoruz. Dünya barışını tehdit eden ırkçılık ve yabancı düşmanlığına karşı ortak ses yükseltmeyi, tek beden olmayı da geniş manasıyla isimli iş birliği ortasında mütalaa ediyoruz” diye konuştu.
‘ÜÇ MAYMUNU OYNAMIŞLARDIR’
Bakan Gül, Türkiye’nin bu anlayışla FETÖ, PKK ve DAEŞ başta olmak üzere, tüm terör örgütleriyle tıpkı ciddiyet ve kararlılıkla uğraşını sürdürdüğünü belirterek, şu biçimde konuştu:
“Türkiye bu çabasıyla yalnızca kendi ulusal güvenliğini sağlamakla kalmamakta; bununla birlikte üyesi olduğu NATO sonlarını da korumaktadır. Komşularının ve Avrupa’nın güvenliğine de katkı sağlamaktadır. Bu çabada Türkiye olarak hiç bir politik seçiciliğimiz yoktur. Terörle çabada bu cins bir seçiciliğin insanlığın hayrına olmadığına inanıyoruz. Bu sebeple farklı motifler taşıyan terör örgütleriyle eşzamanlı gayret ediyoruz. Zira terörün dininin, milliyetinin, ırkının olamayacağına inanıyoruz. Bu çerçevede, dün olduğu üzere bugün de terörle uğraşta iş birliğine sonuna kadar açığız, memleketler arası hukuktan kaynaklanan tüm yükümlülüklerimize uymakta kararlıyız. Lakin bu konudaki yaklaşımı muhataplarımızdan nazaranmediğimizi bir daha vurgulamak isterim. Üzülerek belirtmek isterim ki; bilhassa 15 Temmuz daha sonrasında kimi ülkeler bu bahisteki isimli iş birliği konusunda üç maymunu oynamışlardır. Hatalıların iadesine yönelik ülkemizin taleplerine karşı bir daha ikiyüzlülük hakim olmuştur. Hudutlu sayıda birtakım ülkelerin dostça ve yapan yaklaşımlarını tenzih ederek söylüyorum; teröre karşı bu iş birliğinde maalesef birfazlaca ülke sınıfta kalmıştır. Bu ikili standart devam ettikçe, isimli yardımlaşmanın gerçek manada sağlanabileceğini söylemek pek zordur.”
‘REFORM İRADEMİZ HER ŞEYDEN DAHA GÜÇLÜDÜR’
Bakan Gül, birebir vakitte her şeye karşın hukuktan vazgeçmediklerini belirterek, “Uluslararası hukukun gereklerini ısrarla talep etmeye devam edeceğiz. Politik ve maddi çıkarlar için kozmik pahaları göz arkası eden anlayış, insan hak ve onurunu merkeze alan siyasetlerimize pürüz olacak güçte değildir. Bizim ıslahat irademiz her şeyden daha kuvvetlidür. Adalet hissimiz ve hukuka bağlılığımız hepsinden güçlüdir. Ülkemizin hukuk sistemini insanımıza yakışır biçimde çağın ilerisine taşımak için çalışmaya devam edeceğiz. Islahat irademizi canlı tutuyoruz ve bu mevzuda adımlarımızı başarılı biçimde sürdürmeye devam edeceğiz. Zira bizim dikkatimiz her şeydilk evvel milletimizin talep ve muhtaçlıklarının karşılanmasıdır” sözünü kullandı.
Burada konuşan Bakan Gül, epeyce kıymetli bir projenin açılışında bir ortaya geldiklerini, insanlık ailesi olarak; Covid-19 salgını, iklim değişikliği ve hudut aşan terörizm üzere epey önemli global sınamalardan geçtiklerini bildirdi. Gül, “Tüm bu süreçte daha güzel anlıyoruz ki problemleri çözecek en başına ‘adalet’ kavramı yazılmalıdır. Öte yandan, global sistemin artık sorun çözme kabiliyetinden uzak olduğu üzülerek hepimizin ortak kanaatidir. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın geçtiğimiz günlerde daha adil bir dünyanın mümkün olabileceği ve bu mevzuda tüm kurumlara bir daha bir ıslahat daveti epey değerli bir davettir. Bu davet ayrıyeten milletlerarası iş birliğinde epeyce berbat bir imtihan veren birtakım ülkeleri önemli bir muhasebe yapmaya da bir çağrıdır” dedi.
‘HER PLATFORMDA SÖZ EDİYORUZ’
Bakan Gül, Türkiye’nin terör ve göç başta olmak üzere, insanlığın ortak geleceğini ilgilendiren her mevzuda öncü olduğunu belirterek, “Türkiye, daha adil bir dünya için insanlık vicdanının sesini duyurmayı sürdürecek, mazlumların sesi olmaya devam edecektir. Bunun için uluslararası hukukun araçlarını sonuna kadar kullanmaktan ve iş birliği alanlarında sorumluluk üstlenmekten kaçınmadık, bundan daha sonra da kaçınmayacağız. Çünkü özgürlük ve güvenliği kendi ülkemizle bir arada komşularımız, bölgemiz ve tüm insanlık için istemek bize medeniyetimizin ve tarihimizin buyruğudur. Bu anlayışla milletlerarası isimli iş birliğine açık olduğumuzu da her platformda tabir ediyoruz. Üstelik, isimli iş birliğini yalnızca yordamı kalıplarına da hapsetmiyoruz. Dünya barışını tehdit eden ırkçılık ve yabancı düşmanlığına karşı ortak ses yükseltmeyi, tek beden olmayı da geniş manasıyla isimli iş birliği ortasında mütalaa ediyoruz” diye konuştu.
‘ÜÇ MAYMUNU OYNAMIŞLARDIR’
Bakan Gül, Türkiye’nin bu anlayışla FETÖ, PKK ve DAEŞ başta olmak üzere, tüm terör örgütleriyle tıpkı ciddiyet ve kararlılıkla uğraşını sürdürdüğünü belirterek, şu biçimde konuştu:
“Türkiye bu çabasıyla yalnızca kendi ulusal güvenliğini sağlamakla kalmamakta; bununla birlikte üyesi olduğu NATO sonlarını da korumaktadır. Komşularının ve Avrupa’nın güvenliğine de katkı sağlamaktadır. Bu çabada Türkiye olarak hiç bir politik seçiciliğimiz yoktur. Terörle çabada bu cins bir seçiciliğin insanlığın hayrına olmadığına inanıyoruz. Bu sebeple farklı motifler taşıyan terör örgütleriyle eşzamanlı gayret ediyoruz. Zira terörün dininin, milliyetinin, ırkının olamayacağına inanıyoruz. Bu çerçevede, dün olduğu üzere bugün de terörle uğraşta iş birliğine sonuna kadar açığız, memleketler arası hukuktan kaynaklanan tüm yükümlülüklerimize uymakta kararlıyız. Lakin bu konudaki yaklaşımı muhataplarımızdan nazaranmediğimizi bir daha vurgulamak isterim. Üzülerek belirtmek isterim ki; bilhassa 15 Temmuz daha sonrasında kimi ülkeler bu bahisteki isimli iş birliği konusunda üç maymunu oynamışlardır. Hatalıların iadesine yönelik ülkemizin taleplerine karşı bir daha ikiyüzlülük hakim olmuştur. Hudutlu sayıda birtakım ülkelerin dostça ve yapan yaklaşımlarını tenzih ederek söylüyorum; teröre karşı bu iş birliğinde maalesef birfazlaca ülke sınıfta kalmıştır. Bu ikili standart devam ettikçe, isimli yardımlaşmanın gerçek manada sağlanabileceğini söylemek pek zordur.”
‘REFORM İRADEMİZ HER ŞEYDEN DAHA GÜÇLÜDÜR’
Bakan Gül, birebir vakitte her şeye karşın hukuktan vazgeçmediklerini belirterek, “Uluslararası hukukun gereklerini ısrarla talep etmeye devam edeceğiz. Politik ve maddi çıkarlar için kozmik pahaları göz arkası eden anlayış, insan hak ve onurunu merkeze alan siyasetlerimize pürüz olacak güçte değildir. Bizim ıslahat irademiz her şeyden daha kuvvetlidür. Adalet hissimiz ve hukuka bağlılığımız hepsinden güçlüdir. Ülkemizin hukuk sistemini insanımıza yakışır biçimde çağın ilerisine taşımak için çalışmaya devam edeceğiz. Islahat irademizi canlı tutuyoruz ve bu mevzuda adımlarımızı başarılı biçimde sürdürmeye devam edeceğiz. Zira bizim dikkatimiz her şeydilk evvel milletimizin talep ve muhtaçlıklarının karşılanmasıdır” sözünü kullandı.