Saliha
Yeni Üye
CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu dün Saadet Partisi Genel Lideri Temel Karamollaoğlu ve birlikteindeki heyeti, CHP Genel Merkezi’nde ağırladı. Yaklaşık 1.5 saat süren görüşmenin akabinde iki önder, ortak açıklama yaptı.
Kılıçdaroğlu, var olan meselelerin nasıl çözülmesi gerektiği konusunda görüş alışverişinde bulunduklarını söylemiş oldu. Karamollaoğlu da, “Seçime fazlaca uzun bir vakit kalmadı aslında. Bütün siyasi partilerle de bu görüşmeleri bundan daha sonra da devam ettireceğiz” dedi. İki başkan basın mensuplarının sorularını da yanıtladı. Kılıçdaroğlu özetle şunları söylemiş oldu:
SİYASİ CİNAYETLER: “Daha neler olacak neler? Bunlar uygun günleriniz.” Kime ilişkin bu kelam? Bu tehdit değil midir? Bir siyasi parti başkanına atak olacak ve ülkeyi yöneten kişi kalkıp şu cümleyi kullanacak. Ne manaya geliyor? Öteki bir cümle daha, vilayet liderleri toplantısında söylüyor Sayın Erdoğan, “Ülkenin idaresine talip olduklarını söylemekten vazgeçmelerinin kendileri için daha uygun olacağını hatırlatmak istiyoruz.” Ülkeyi yönetmek onların monopolünde mi? Ülkeyi yönetme gayesinden vazgeçin diyor. Ne yaparlarsa yapsınlar ülkenin huzurunu bozacak hiç bir hal hiç bir davranış bizden olmayacaktır. Biz halkımızı sükunete davet ediyoruz. Bekleyin diyoruz. Evet büyük düşünceler yaşıyorsunuz, inşallah bunları aşacağız, iktidar değişecek, hoş şeyler olacak, memlekete huzur gelecek.
TÜRKİYE SAVRULUYOR: Teröre ve terör örgütlerine daima bir arada karşı çıkmak zorundayız. Sorun nereden kaynaklanıyor? Biz Suriye’ye niçin girdik? Soçi’de Sayın Erdoğan ne konuştu? Bizim bilgimiz yok. TBMM’nin bilgisi yok. Bu sorunun muhatabı aslında Erdoğan değil mi? Suriye siyasetinin yanlışlığını tekraren anlattım. Suriye’de iki askerimiz yakılırken, yakılma talimatını veren IŞİD militanı mahpusa atılmışken kim hür bıraktı bunları? Özgür bırakılması için kim ortaya girdi. Türkiye yönetilmiyor, savruluyor.
SADAT (Harp Okulu mülakatlarını SADAT’ın yaptığı iddiası): Genelkurmay Başkanlığı’nın bu bahiste açıklama yapmasını, gerçek bilginin Genelkurmay Başkanlığı tarafınca kamuoyuna verilmesini isteriz.
3600 EK GÖSTERGE: 2018’den beri söylüyorum. Yalnızca polislere değil, sıhhat çalışanlarına, imamlara, hepsine vermeli. Bugüne kadar niçin yapmadı? Bir an evvel getir. İşi vakte bırakarak unutturmaya çalışıyor. Fakat biz unutturmayacağız. 3600 ek göstergeyi kesinlikle parlamentodan çıkaracağız.
CUMHURBAŞKANI ADAYLIĞI: (Twitter’daki kapat fotoğrafının değişmesi ve Cumhurbaşkanı adayı tartışması) Siyaset söylentiler üzerine inşa edilmez. Gerçekler üzerine inşa edilir. Profil fotoğrafında ne olacak yarın istiyorsanız gerisine CHP bayrağı da koyarız. Şayet bir profil fotoğrafı ile Cumhurbaşkanı belirleniyorsa bu biçimde işimiz fazlaca güç. İşin doğrusu, ülkeyi güzel yönetecek, itimat verecek, siyasal partiler içinde sağlıklı bir taban yaratacak, devletin sigortası olacak bir Cumhurbakanına gereksinimimiz var. Ancak bunu bugünden tartışmanın hiç bir faydası yok. Yapay gündem olarak kabul ediyorum.
‘Sistemi otoriter yapıya dönüştü’
SP Genel Lideri Karamollaoğlu da, “Siyasi gerginliği ortadan kaldırmazsak ülkede huzur olmaz. Lakin siyasi gerginlik, siyasi parti önderlerinin üslubu ile ortadan kalkar. Biz evvel siyasi parti başkanları olarak Türkiye’de gerginliği ortadan kaldıracak bir üslubu benimsemekle mükellefiz” vurgulamasını yapan Karamollaoğlu özetle şunları söylemiş oldu:
“İttifaklar seçim sath-ı mailine girildikten daha sonra gündeme gelmeli ve konuşulmalı. Bu işin tabiatı gereği. Bu genel bir kanaat. Bundan dolayı da o söylemiş olduklerimde biz bir yerden ayrılıyoruz, öbür bir yere gidiyoruz üzere bir sonuç de çıkarılmamalı. Cumhurbaşkanlığı sistemi otoriter bir yapıya dönüştü. Bundan dolayı da parlamenter sisteme dönüşecekse Türkiye’deki idare üslubu partiler içinde görüşmelerin olması çok natüreldir. Yani vilayetle de bir ittifakın çabucak alt yapısı diye görmeye de muhtaçlık yok.”
Kılıçdaroğlu, var olan meselelerin nasıl çözülmesi gerektiği konusunda görüş alışverişinde bulunduklarını söylemiş oldu. Karamollaoğlu da, “Seçime fazlaca uzun bir vakit kalmadı aslında. Bütün siyasi partilerle de bu görüşmeleri bundan daha sonra da devam ettireceğiz” dedi. İki başkan basın mensuplarının sorularını da yanıtladı. Kılıçdaroğlu özetle şunları söylemiş oldu:
SİYASİ CİNAYETLER: “Daha neler olacak neler? Bunlar uygun günleriniz.” Kime ilişkin bu kelam? Bu tehdit değil midir? Bir siyasi parti başkanına atak olacak ve ülkeyi yöneten kişi kalkıp şu cümleyi kullanacak. Ne manaya geliyor? Öteki bir cümle daha, vilayet liderleri toplantısında söylüyor Sayın Erdoğan, “Ülkenin idaresine talip olduklarını söylemekten vazgeçmelerinin kendileri için daha uygun olacağını hatırlatmak istiyoruz.” Ülkeyi yönetmek onların monopolünde mi? Ülkeyi yönetme gayesinden vazgeçin diyor. Ne yaparlarsa yapsınlar ülkenin huzurunu bozacak hiç bir hal hiç bir davranış bizden olmayacaktır. Biz halkımızı sükunete davet ediyoruz. Bekleyin diyoruz. Evet büyük düşünceler yaşıyorsunuz, inşallah bunları aşacağız, iktidar değişecek, hoş şeyler olacak, memlekete huzur gelecek.
TÜRKİYE SAVRULUYOR: Teröre ve terör örgütlerine daima bir arada karşı çıkmak zorundayız. Sorun nereden kaynaklanıyor? Biz Suriye’ye niçin girdik? Soçi’de Sayın Erdoğan ne konuştu? Bizim bilgimiz yok. TBMM’nin bilgisi yok. Bu sorunun muhatabı aslında Erdoğan değil mi? Suriye siyasetinin yanlışlığını tekraren anlattım. Suriye’de iki askerimiz yakılırken, yakılma talimatını veren IŞİD militanı mahpusa atılmışken kim hür bıraktı bunları? Özgür bırakılması için kim ortaya girdi. Türkiye yönetilmiyor, savruluyor.
SADAT (Harp Okulu mülakatlarını SADAT’ın yaptığı iddiası): Genelkurmay Başkanlığı’nın bu bahiste açıklama yapmasını, gerçek bilginin Genelkurmay Başkanlığı tarafınca kamuoyuna verilmesini isteriz.
3600 EK GÖSTERGE: 2018’den beri söylüyorum. Yalnızca polislere değil, sıhhat çalışanlarına, imamlara, hepsine vermeli. Bugüne kadar niçin yapmadı? Bir an evvel getir. İşi vakte bırakarak unutturmaya çalışıyor. Fakat biz unutturmayacağız. 3600 ek göstergeyi kesinlikle parlamentodan çıkaracağız.
CUMHURBAŞKANI ADAYLIĞI: (Twitter’daki kapat fotoğrafının değişmesi ve Cumhurbaşkanı adayı tartışması) Siyaset söylentiler üzerine inşa edilmez. Gerçekler üzerine inşa edilir. Profil fotoğrafında ne olacak yarın istiyorsanız gerisine CHP bayrağı da koyarız. Şayet bir profil fotoğrafı ile Cumhurbaşkanı belirleniyorsa bu biçimde işimiz fazlaca güç. İşin doğrusu, ülkeyi güzel yönetecek, itimat verecek, siyasal partiler içinde sağlıklı bir taban yaratacak, devletin sigortası olacak bir Cumhurbakanına gereksinimimiz var. Ancak bunu bugünden tartışmanın hiç bir faydası yok. Yapay gündem olarak kabul ediyorum.
‘Sistemi otoriter yapıya dönüştü’
SP Genel Lideri Karamollaoğlu da, “Siyasi gerginliği ortadan kaldırmazsak ülkede huzur olmaz. Lakin siyasi gerginlik, siyasi parti önderlerinin üslubu ile ortadan kalkar. Biz evvel siyasi parti başkanları olarak Türkiye’de gerginliği ortadan kaldıracak bir üslubu benimsemekle mükellefiz” vurgulamasını yapan Karamollaoğlu özetle şunları söylemiş oldu:
“İttifaklar seçim sath-ı mailine girildikten daha sonra gündeme gelmeli ve konuşulmalı. Bu işin tabiatı gereği. Bu genel bir kanaat. Bundan dolayı da o söylemiş olduklerimde biz bir yerden ayrılıyoruz, öbür bir yere gidiyoruz üzere bir sonuç de çıkarılmamalı. Cumhurbaşkanlığı sistemi otoriter bir yapıya dönüştü. Bundan dolayı da parlamenter sisteme dönüşecekse Türkiye’deki idare üslubu partiler içinde görüşmelerin olması çok natüreldir. Yani vilayetle de bir ittifakın çabucak alt yapısı diye görmeye de muhtaçlık yok.”