Ida Kasırgası bize iklim değişikliği ve kasırgaların ilgisi ile ilgili ne söylüyor? New Orleans‘ı 16 yıl evvel tahrip eden Katrina Kasırgası‘ndan daha sonra bugünlerde Ida Kasırgası da misal bir tahribata sebep oldu. 29 Ağustos’ta bu kasırga, Louisiana kıyılarını yaklaşık 150 mil (241 km) suratında rüzgarla vurdu. Meteorologlar ve atmosferik bilim insanları tarafınca yazılan makalelerde, son senelerda sıklığını arttıran bu kasırgaların iklim değişikliği ile münasebeti incelendi.
Su sıcaklıklarının artması
Florida Üniversitesi’nden meteorolog Athena Masson, fırtınanın ne kadar ağır olacağının su sıcaklıklarıyla yakından alakalı olduğunu söylüyor. Biliyoruz ki iklim değişikliğinin de en büyük tesiri, sıcaklıkların büyük ölçüde artışları oluyor. Masson’ a nazaran büyük bir fırtınanın olmasında üç temel bileşen yer alıyor: En az yaklaşık 26,5 derece olan deniz yüzeyi ısısı, deniz yüzeyinden yaklaşık 6 kilometreye uzanan kalın bir nem katmanı ve son olarak asgarî dikey rüzgar. Masson’un aktardığı üzere bu kaideler altında fırtınalar büyük oranlarla büyüyebilir.
Penn Eyalet Üniversitesi‘nden atmosfer bilimcisi olan James Ruppert ve Florida Eyalet Üniversitesi‘nden Allison Wing‘e nazaran okyanus sıcaklıkları, tropik siklonların* potansiyel yoğunluğunu denetim edebiliyor. Burada birinci başta direkt bir bağ görülmese bile Wing ve Ruppert’e nazaran bunun ardında ağır iklim değişiklikleri yatıyor.
Su düzeylerinin yüksekliği
Penn Eyalet Üniversitesi’ndeki bir diğer meteorolog olan Anthony Didlake‘e bakılırsa ise sıradançe fırtınanın yüksekliği ve kapsamı, kasırganın gücüne bağlıdır. Deniz suyunun yüksek olması da direkt doğruya kasırganın daha büyük boyutlarda bulunmasına sebep oluyor. Bu manada Didlake’e bakılırsa, iklim değişikliğiyle birlikte su düzeylerinin artması da dolaylı olarak daha büyük kasırgalara sebep oluyor. Şimdilik tam manasıyla bir konsensus kurulmamış olsa da biroldukça seçkin akademisyene nazaran iklim değişikliği, bu fırtınaların tahribatının arttırmasına sebep oluyor.
* Siklon, atmosferde bir alçak basınç alanı etrafında süratle dönen rüzgarların oluşturduğu kuvvetli fırtınadır.
Su sıcaklıklarının artması
Florida Üniversitesi’nden meteorolog Athena Masson, fırtınanın ne kadar ağır olacağının su sıcaklıklarıyla yakından alakalı olduğunu söylüyor. Biliyoruz ki iklim değişikliğinin de en büyük tesiri, sıcaklıkların büyük ölçüde artışları oluyor. Masson’ a nazaran büyük bir fırtınanın olmasında üç temel bileşen yer alıyor: En az yaklaşık 26,5 derece olan deniz yüzeyi ısısı, deniz yüzeyinden yaklaşık 6 kilometreye uzanan kalın bir nem katmanı ve son olarak asgarî dikey rüzgar. Masson’un aktardığı üzere bu kaideler altında fırtınalar büyük oranlarla büyüyebilir.
Penn Eyalet Üniversitesi‘nden atmosfer bilimcisi olan James Ruppert ve Florida Eyalet Üniversitesi‘nden Allison Wing‘e nazaran okyanus sıcaklıkları, tropik siklonların* potansiyel yoğunluğunu denetim edebiliyor. Burada birinci başta direkt bir bağ görülmese bile Wing ve Ruppert’e nazaran bunun ardında ağır iklim değişiklikleri yatıyor.
Su düzeylerinin yüksekliği
Penn Eyalet Üniversitesi’ndeki bir diğer meteorolog olan Anthony Didlake‘e bakılırsa ise sıradançe fırtınanın yüksekliği ve kapsamı, kasırganın gücüne bağlıdır. Deniz suyunun yüksek olması da direkt doğruya kasırganın daha büyük boyutlarda bulunmasına sebep oluyor. Bu manada Didlake’e bakılırsa, iklim değişikliğiyle birlikte su düzeylerinin artması da dolaylı olarak daha büyük kasırgalara sebep oluyor. Şimdilik tam manasıyla bir konsensus kurulmamış olsa da biroldukça seçkin akademisyene nazaran iklim değişikliği, bu fırtınaların tahribatının arttırmasına sebep oluyor.
* Siklon, atmosferde bir alçak basınç alanı etrafında süratle dönen rüzgarların oluşturduğu kuvvetli fırtınadır.