Saliha
Yeni Üye
CHP başkanı Kılıçdaroğlu, Saadet Partisi (SP) Genel Lideri Temel Karamollaoğlu’nu ziyaret etti. Ziyarette Kılıçdaroğlu’na, Genel Lider Yardımcıları Faik Öztrak, Oğuz Kaan Salıcı ile Muharrem Erkek eşlik etti. Kılıçdaroğlu ile Karamollaoğlu, yaklaşık 2 saat süren görüşmenin akabinde ortak basın toplantısı düzenledi. Kılıçdaroğlu, gerek heyetlerle gerekse baş başa yaptıkları görüşmenin verimli geçtiğini, iktisat, dış siyaset ve gündemdeki gelişmeleri değerlendirdiklerini söylemiş oldu. Karamollaoğlu ise, görüşmelerin aşikâr aralıklarla olmasının faydalı olduğunu, bu çeşit istişareleri önemsediklerini söylemiş oldu.
‘TÜİK’E YAPTIĞIM ZİYARETİN TESİRLERİ GÖRÜLÜYOR’
Kılıçdaroğlu, 4 bin 250 TL olarak açıklanana yeni minimum fiyata ait değerlendirilmesin sorulması üzerine, “Türkiye İstatistik Kurumuna yaptığım ziyaretin tesirleri görülüyor. Minimum fiyat olarak verilen sayı, şayet yılbaşını alır ve dolar kurundaki yükselmeyi görürsek aslında düşük. Yılbaşında minimum fiyatlı net 384 dolar gelir elde ediyordu, şayet tıpkı kur 15 lira üzerinden hesap alınırsa 5 bin 760 lira olması lazım. Artık 4 bin 250 lira net oldu. 4 bin 250 lirayı yadırgamıyoruz. Şayet enflasyonu ve fiyat artışlarını denetim ederlerse, 4 bin 250 lirayı en azından taban fiyatlı kardeşlerimiz biraz nefes alarak sürdürebilirler. Bütün problem enflasyonun denetim edilip edilmemesinde yatıyor” dedi.
‘TÜRKİYE DÜZGÜN YÖNETİLMİYOR’
Kılıçdaroğlu, AK Parti Erzurum Milletvekili İbrahim Aydemir’in ‘Ekonomik kasvetler bizimle ilgili değil’ kelamlarının hatırlatılması üzerine de, “Ülkeyi kim yönetiyor bu biçimde. Onu sormak lazım. Bu karşılığı veren kişi bu biçimde Sayın Erdoğan’ı yok sayıyor. İşin özü şu; Türkiye güzel yönetilmiyor. İşin özü şu; Türk lirası pul oldu. İşin özü şu; işsizlik var. İşin özü şu; Türkiye’de önemli ekonomik sıkıntılar var. İşin özü şu; bu meselelerin acilen çözülmesi lazım. Şayet sıkıntılar bu biçimde devam ederse ileride epey daha büyük meseleler çıkar. Önümüzdeki ay Türkiye bir besin krizi ile karşı karşıya kalırsa hiç kimsenin şaşırmaması lazım. ötürüsıyla bütün bunların hepsini bugünden söylüyoruz. Nelerin yapılması gerektiğini de söylüyoruz. Yani kuru kuru bir tenkit değil, nasıl çözülmesi gerektiğini de söylüyoruz” diye konuştu.
‘VATANDAŞIN GEÇİNEBİLECEĞİ BİR FİYAT OLMALI’
SP başkanı Karamollaoğlu ise evvelden cumhurbaşkanları ve başbakanların taban fiyat açıklamadığını belirterek, şunları söylemiş oldu:
“Önceden minimum fiyatı, komite liderleri açıklardı. Artık şahsen Cumhurbaşkanı açıklama yapma gereği duyuyor. Burada da kıymet verdiği konu, nispet. Yani ben bunu, ‘Büyük bir artış meydana geldi’ manasında anlıyorum. Lakin enflasyon sayılarını, doları, euroyu dikkate alarak; bunun bir vatandaşın gündelik geçimini sağlayıp sağlayamayacağına göre kıymetlendirmek gerekir. 4 bin 250 lira sahiden güzel bir sayı, kötü bir sayı değil. Lakin vatandaş geçinemiyorsa 4 bin 250 değil, 5 bin 250 olsa da farkı olmaz. Önemli olan bu taban fiyatla 4 kişilik bir ailenin kendi muhtaçlığını karşılayabilmesidir. Minimum fiyat açlık hududunda olamaz, açlık hududunun altında hiç olamaz. Kaç olursa olsun, ben sayının üzerinde durmuyorum. Vatandaşın geçinebileceği bir fiyat olmalı. Onun için de enflasyonun yüksek olduğu bir periyotta sayıların üzerine odaklanmak yanlışsız bir yaklaşım olmuyor. Şayet yapılan artırım, açlık hududu ve enflasyonun altında kaldıysa artırım değildir”
CUMHURBAŞKANI ADAYLIĞI AÇIKLAMASI
Akabinde bir basın mensubu, Kılıçdaroğlu’nun 2023 seçimlerinde ittifakın kabul etmesi durumunda aday olmaktan onur duyacağı istikametindeki açıklamasını hatırlatarak, ‘Bugünkü görüşmenizde cumhurbaşkanlığı adaylığı konusunda konuştunuz mu?’ diye sordu. Kılıçdaroğlu, bunun üzerine, “Bu bahiste söylenmesi gereken her şey söylendi ve bitti. Nokta” dedi. Karamollaoğlu ise, “Seçim sürecine girildiği vakit bu hususların görüşülmesi daha doğrudur” tabirlerini kullandı.
‘BU ARTIŞIN NERESİ SEÇİM YATIRIMI’
Kılıçdaroğlu, bir basın mensubunun ‘Bu artışı bir seçim yatırımı olarak görüyor musunuz?’ sorusuna da, “Bu artışın neresi bir seçim yatırımı? Yıl başında alınan minimum fiyat daha pahalıydı, artık alınan taban fiyat daha az. Yıl başında 384 dolar alıyordu, artık alacağı epey daha düşük bir sayı. Kendileri için bir seçim yatırımı olabilir lakin bunun seçim yatırımı olarak değerlendirilebilmesi için enflasyonu denetim etmeleri lazım. Edebilirler mi, bilmiyoruz. Taban fiyatlı mağdur olmasın. En büyük dileğimiz bu” diye karşılık verdi.
Kılıçdaroğlu, Merkez Bankası’nın faiz sonucuyla ilgili de, “Dolar 15 lirayı aştı. ‘Türk lirasını dolara yedirmeyiz’ diyen kimdi? Sayın Erdoğan, ne oldu? Daha söylemiş olduği Türkiye’ye yayılmadan Türk lirası kıymet kaybetmeye başladı. Devleti yöneten kişinin kelamlarının dengeli olması lazım” dedi.
‘TÜİK’E YAPTIĞIM ZİYARETİN TESİRLERİ GÖRÜLÜYOR’
Kılıçdaroğlu, 4 bin 250 TL olarak açıklanana yeni minimum fiyata ait değerlendirilmesin sorulması üzerine, “Türkiye İstatistik Kurumuna yaptığım ziyaretin tesirleri görülüyor. Minimum fiyat olarak verilen sayı, şayet yılbaşını alır ve dolar kurundaki yükselmeyi görürsek aslında düşük. Yılbaşında minimum fiyatlı net 384 dolar gelir elde ediyordu, şayet tıpkı kur 15 lira üzerinden hesap alınırsa 5 bin 760 lira olması lazım. Artık 4 bin 250 lira net oldu. 4 bin 250 lirayı yadırgamıyoruz. Şayet enflasyonu ve fiyat artışlarını denetim ederlerse, 4 bin 250 lirayı en azından taban fiyatlı kardeşlerimiz biraz nefes alarak sürdürebilirler. Bütün problem enflasyonun denetim edilip edilmemesinde yatıyor” dedi.
‘TÜRKİYE DÜZGÜN YÖNETİLMİYOR’
Kılıçdaroğlu, AK Parti Erzurum Milletvekili İbrahim Aydemir’in ‘Ekonomik kasvetler bizimle ilgili değil’ kelamlarının hatırlatılması üzerine de, “Ülkeyi kim yönetiyor bu biçimde. Onu sormak lazım. Bu karşılığı veren kişi bu biçimde Sayın Erdoğan’ı yok sayıyor. İşin özü şu; Türkiye güzel yönetilmiyor. İşin özü şu; Türk lirası pul oldu. İşin özü şu; işsizlik var. İşin özü şu; Türkiye’de önemli ekonomik sıkıntılar var. İşin özü şu; bu meselelerin acilen çözülmesi lazım. Şayet sıkıntılar bu biçimde devam ederse ileride epey daha büyük meseleler çıkar. Önümüzdeki ay Türkiye bir besin krizi ile karşı karşıya kalırsa hiç kimsenin şaşırmaması lazım. ötürüsıyla bütün bunların hepsini bugünden söylüyoruz. Nelerin yapılması gerektiğini de söylüyoruz. Yani kuru kuru bir tenkit değil, nasıl çözülmesi gerektiğini de söylüyoruz” diye konuştu.
‘VATANDAŞIN GEÇİNEBİLECEĞİ BİR FİYAT OLMALI’
SP başkanı Karamollaoğlu ise evvelden cumhurbaşkanları ve başbakanların taban fiyat açıklamadığını belirterek, şunları söylemiş oldu:
“Önceden minimum fiyatı, komite liderleri açıklardı. Artık şahsen Cumhurbaşkanı açıklama yapma gereği duyuyor. Burada da kıymet verdiği konu, nispet. Yani ben bunu, ‘Büyük bir artış meydana geldi’ manasında anlıyorum. Lakin enflasyon sayılarını, doları, euroyu dikkate alarak; bunun bir vatandaşın gündelik geçimini sağlayıp sağlayamayacağına göre kıymetlendirmek gerekir. 4 bin 250 lira sahiden güzel bir sayı, kötü bir sayı değil. Lakin vatandaş geçinemiyorsa 4 bin 250 değil, 5 bin 250 olsa da farkı olmaz. Önemli olan bu taban fiyatla 4 kişilik bir ailenin kendi muhtaçlığını karşılayabilmesidir. Minimum fiyat açlık hududunda olamaz, açlık hududunun altında hiç olamaz. Kaç olursa olsun, ben sayının üzerinde durmuyorum. Vatandaşın geçinebileceği bir fiyat olmalı. Onun için de enflasyonun yüksek olduğu bir periyotta sayıların üzerine odaklanmak yanlışsız bir yaklaşım olmuyor. Şayet yapılan artırım, açlık hududu ve enflasyonun altında kaldıysa artırım değildir”
CUMHURBAŞKANI ADAYLIĞI AÇIKLAMASI
Akabinde bir basın mensubu, Kılıçdaroğlu’nun 2023 seçimlerinde ittifakın kabul etmesi durumunda aday olmaktan onur duyacağı istikametindeki açıklamasını hatırlatarak, ‘Bugünkü görüşmenizde cumhurbaşkanlığı adaylığı konusunda konuştunuz mu?’ diye sordu. Kılıçdaroğlu, bunun üzerine, “Bu bahiste söylenmesi gereken her şey söylendi ve bitti. Nokta” dedi. Karamollaoğlu ise, “Seçim sürecine girildiği vakit bu hususların görüşülmesi daha doğrudur” tabirlerini kullandı.
‘BU ARTIŞIN NERESİ SEÇİM YATIRIMI’
Kılıçdaroğlu, bir basın mensubunun ‘Bu artışı bir seçim yatırımı olarak görüyor musunuz?’ sorusuna da, “Bu artışın neresi bir seçim yatırımı? Yıl başında alınan minimum fiyat daha pahalıydı, artık alınan taban fiyat daha az. Yıl başında 384 dolar alıyordu, artık alacağı epey daha düşük bir sayı. Kendileri için bir seçim yatırımı olabilir lakin bunun seçim yatırımı olarak değerlendirilebilmesi için enflasyonu denetim etmeleri lazım. Edebilirler mi, bilmiyoruz. Taban fiyatlı mağdur olmasın. En büyük dileğimiz bu” diye karşılık verdi.
Kılıçdaroğlu, Merkez Bankası’nın faiz sonucuyla ilgili de, “Dolar 15 lirayı aştı. ‘Türk lirasını dolara yedirmeyiz’ diyen kimdi? Sayın Erdoğan, ne oldu? Daha söylemiş olduği Türkiye’ye yayılmadan Türk lirası kıymet kaybetmeye başladı. Devleti yöneten kişinin kelamlarının dengeli olması lazım” dedi.