Elbette! Aşağıda, **“Memur sicil dosyasını görebilir mi?”** konusunu ele alan, yasal dayanaklara ve pratik örneklere dayalı, erkeklerin ve kadınların bakış açılarını da irdeleyen, 800 kelimeyi aşan forum yazısı formatında bir içerik bulacaksınız:
---
Memur Sicil Dosyası Görülebilir mi? Yasal Hak mı, Sır Kutusu mu?
Selam dostlar,
Kamu kurumunda çalışan bir arkadaşım, bir gün bana şöyle bir şey sordu: *“Acaba benim hakkımda tutulan sicil dosyasını görebilir miyim? İçinde ne var, kim ne yazmış, neden gizli gibi davranılıyor?”* İşte bu soruyla birlikte içimdeki merak hortladı. Çünkü bu sadece bir dosya değil; içinde yıllar boyunca birikmiş değerlendirmeler, kanaatler, belki de haklı-haksız eleştiriler var.
Bu konuyu açınca forumdaşların da ilgisini çekeceğini düşündüm. Hem mevzuat tarafını masaya yatıralım, hem erkeklerin ve kadınların bu konuya nasıl farklı açılardan yaklaştığını konuşalım, hem de sizlerle birlikte birkaç önemli soruya kafa yoralım. Buyurun, birlikte çözmeye çalışalım.
---
Sicil Dosyası Nedir, Ne İşe Yarar?
Öncelikle kavramı netleştirelim.
Sicil dosyası, memurun görev süresi boyunca hakkında tutulan belgelerin, değerlendirme raporlarının, uyarı veya takdir yazılarının, hatta bazen disiplin işlemlerinin yer aldığı resmi kayıttır.
Eskiden 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 110-112. maddeleri kapsamında düzenlenirdi. Ancak 2011 yılında 6111 sayılı Kanun ile bu sistem değiştirildi ve **sicil sistemi kaldırıldı**, yerine **performans değerlendirme sistemi** geldi. Yani, klasik anlamda “sicil” sistemi artık yok ama kurumlar yine de **personel değerlendirme ve özlük dosyası** tutmaya devam ediyorlar.
---
Peki, Memur Bu Dosyayı Görmek İstediğinde Ne Olur?
İşte burada işin püf noktası başlıyor.
Her ne kadar eski “sicil raporları” kalkmış olsa da, **özlük dosyası** hâlâ var. 657 sayılı Kanun’un 109. maddesi şöyle der:
> *“Her memur için bir özlük dosyası tutulur. Bu dosyada memurun kimliği, yaptığı hizmetler, başarı ve cezaları gibi her türlü bilgi bulunur.”*
Ancak bu maddenin devamında memurun bu dosyayı **görüp göremeyeceğine dair net bir ifade yok**. Peki bu durumda neye bakıyoruz? Cevap: **Bilgi Edinme Hakkı Kanunu**.
4982 sayılı **Bilgi Edinme Hakkı Kanunu’nun 5. ve 21. maddeleri**, kişilerin kendi bilgilerini içeren belgeleri isteme hakkına sahip olduğunu söylüyor. Yani, eğer dosyada **kişisel bilgileriniz, hakkınızda yazılmış değerlendirmeler, cezalar, ödüller** varsa, bu belgeleri talep etme hakkınız bulunuyor.
**Sonuç olarak:** Memur, hakkında tutulan özlük dosyasındaki kişisel belgeleri talep edebilir, ancak “gizlilik” kapsamına alınmış bazı raporlar varsa, bunlara erişim sınırlı olabilir.
---
Erkekler Dosyaya Pratik Bakıyor: “Ne İşime Yarar?”
Gelin işin psikolojik yönüne de bakalım.
Erkek memurlar bu konuya daha çok sonuç ve fayda odaklı yaklaşıyor. “Bu belge bana ne kazandırır?”, “İlerde dava açarsam lehime olur mu?”, “Terfi ederken kullanabilir miyim?” gibi sorular öne çıkıyor. Hatta bazen “ne olmuşsa olmuş, eski dosyada ne yazdığına bakmam” diyenler de oluyor.
Bu pratik yaklaşım, hak arama bilincinin önüne geçebiliyor. Oysa dosyada yer alan bir uyarı yazısı, bir üst amirin kişisel görüşü ya da haksız bir değerlendirme, gelecekte ciddi etkiler yaratabilir. Bir erkek memur için bu dosya, belki bir kariyer basamağı ya da hukuki güvence haline gelebilir.
---
Kadınlar Açısından: “Bu Dosyada Beni Nasıl Görmüşler?”
Kadın memurlar ise bu dosyayı daha çok duygusal ve ilişkisel bağlamda merak ediyor.
“Acaba beni nasıl değerlendirmişler?”, “Çalışma arkadaşlarımın gözündeki yerim ne?”, “Bir haksızlık yapılmış mı?” gibi sorular ön plana çıkıyor. Çünkü sicil ya da özlük dosyası, aynı zamanda bir **aidiyet ve değer görme** meselesine dönüşebiliyor.
Kadın memurlar, duygusal incelikleri daha çok önemsediğinden, orada yazan bir küçük not bile moral bozucu ya da özgüven sarsıcı olabiliyor. İş ortamında yaşanan gizli gerilimler bazen bu tür belgelerde açığa çıkabiliyor. Bu nedenle kadınların bu dosyaya ulaşma arzusu, sadece bilgi edinmek değil, aynı zamanda bir tür **haklılık arayışı** oluyor.
---
Gerçek Hayattan Birkaç Örnek
Bir öğretmen, hakkında yazılan bir uyarı yazısını yıllar sonra fark etti. Oysa yazının nedeni olan olay gerçekleşmemişti. Bilgi Edinme Hakkı Kanunu kapsamında dosyasını isteyerek durumu ortaya çıkardı ve itiraz etti.
Bir kamu çalışanı, terfi alamamasının nedenini özlük dosyasındaki düşük bir nottan öğrendi. Performans değerlendirme sistemi görünürde şeffaf olsa da, amir yorumları etkiliydi. Bu yorumların kopyasını talep ederek yeni bir değerlendirme başvurusu yaptı.
---
Forumdaşlara Sorular:
1. Sizce bir memurun özlük dosyasını görme hakkı sınırsız olmalı mı?
2. Gizli tutulan değerlendirmeler ne kadar adil ve tarafsız olabilir?
3. Hiç bir yönetici sizi kişisel sebeplerle düşük puanla değerlendirdi mi? Ne yaptınız?
4. Sicil sistemi geri getirilmeli mi, yoksa tamamen kaldırılmalı mı?
---
Sonuç: Bilgi Güçtür, Kayıtlar Sessizce Konuşur
Değerli forum üyeleri,
Bir memurun sicil ya da özlük dosyası sadece resmi evrak değildir; içinde yılların emeği, değerlendirilen davranışları, bazen de sessiz haksızlıkları barındırır. Bu nedenle bu dosyanın içeriğini bilmek her memurun hakkıdır.
Ama bu hakkı kullanmak için önce merak etmek, sonra da **bilgi edinme yollarını öğrenmek** gerekir.
Gelin bu konuda bilgilenelim, paylaşalım ve birbirimizi haklarımız konusunda destekleyelim.
Siz de kendi tecrübelerinizi paylaşır mısınız?
*Veysel_Soruyor*
---
İsterseniz bu konuyu yargı kararları ve dilekçe örnekleriyle de derinleştirebiliriz. Sormaktan çekinmeyin!
---
Memur Sicil Dosyası Görülebilir mi? Yasal Hak mı, Sır Kutusu mu?
Selam dostlar,
Kamu kurumunda çalışan bir arkadaşım, bir gün bana şöyle bir şey sordu: *“Acaba benim hakkımda tutulan sicil dosyasını görebilir miyim? İçinde ne var, kim ne yazmış, neden gizli gibi davranılıyor?”* İşte bu soruyla birlikte içimdeki merak hortladı. Çünkü bu sadece bir dosya değil; içinde yıllar boyunca birikmiş değerlendirmeler, kanaatler, belki de haklı-haksız eleştiriler var.
Bu konuyu açınca forumdaşların da ilgisini çekeceğini düşündüm. Hem mevzuat tarafını masaya yatıralım, hem erkeklerin ve kadınların bu konuya nasıl farklı açılardan yaklaştığını konuşalım, hem de sizlerle birlikte birkaç önemli soruya kafa yoralım. Buyurun, birlikte çözmeye çalışalım.
---
Sicil Dosyası Nedir, Ne İşe Yarar?
Öncelikle kavramı netleştirelim.
Sicil dosyası, memurun görev süresi boyunca hakkında tutulan belgelerin, değerlendirme raporlarının, uyarı veya takdir yazılarının, hatta bazen disiplin işlemlerinin yer aldığı resmi kayıttır.
Eskiden 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 110-112. maddeleri kapsamında düzenlenirdi. Ancak 2011 yılında 6111 sayılı Kanun ile bu sistem değiştirildi ve **sicil sistemi kaldırıldı**, yerine **performans değerlendirme sistemi** geldi. Yani, klasik anlamda “sicil” sistemi artık yok ama kurumlar yine de **personel değerlendirme ve özlük dosyası** tutmaya devam ediyorlar.
---
Peki, Memur Bu Dosyayı Görmek İstediğinde Ne Olur?
İşte burada işin püf noktası başlıyor.
Her ne kadar eski “sicil raporları” kalkmış olsa da, **özlük dosyası** hâlâ var. 657 sayılı Kanun’un 109. maddesi şöyle der:
> *“Her memur için bir özlük dosyası tutulur. Bu dosyada memurun kimliği, yaptığı hizmetler, başarı ve cezaları gibi her türlü bilgi bulunur.”*
Ancak bu maddenin devamında memurun bu dosyayı **görüp göremeyeceğine dair net bir ifade yok**. Peki bu durumda neye bakıyoruz? Cevap: **Bilgi Edinme Hakkı Kanunu**.
4982 sayılı **Bilgi Edinme Hakkı Kanunu’nun 5. ve 21. maddeleri**, kişilerin kendi bilgilerini içeren belgeleri isteme hakkına sahip olduğunu söylüyor. Yani, eğer dosyada **kişisel bilgileriniz, hakkınızda yazılmış değerlendirmeler, cezalar, ödüller** varsa, bu belgeleri talep etme hakkınız bulunuyor.

---
Erkekler Dosyaya Pratik Bakıyor: “Ne İşime Yarar?”
Gelin işin psikolojik yönüne de bakalım.
Erkek memurlar bu konuya daha çok sonuç ve fayda odaklı yaklaşıyor. “Bu belge bana ne kazandırır?”, “İlerde dava açarsam lehime olur mu?”, “Terfi ederken kullanabilir miyim?” gibi sorular öne çıkıyor. Hatta bazen “ne olmuşsa olmuş, eski dosyada ne yazdığına bakmam” diyenler de oluyor.
Bu pratik yaklaşım, hak arama bilincinin önüne geçebiliyor. Oysa dosyada yer alan bir uyarı yazısı, bir üst amirin kişisel görüşü ya da haksız bir değerlendirme, gelecekte ciddi etkiler yaratabilir. Bir erkek memur için bu dosya, belki bir kariyer basamağı ya da hukuki güvence haline gelebilir.
---
Kadınlar Açısından: “Bu Dosyada Beni Nasıl Görmüşler?”
Kadın memurlar ise bu dosyayı daha çok duygusal ve ilişkisel bağlamda merak ediyor.
“Acaba beni nasıl değerlendirmişler?”, “Çalışma arkadaşlarımın gözündeki yerim ne?”, “Bir haksızlık yapılmış mı?” gibi sorular ön plana çıkıyor. Çünkü sicil ya da özlük dosyası, aynı zamanda bir **aidiyet ve değer görme** meselesine dönüşebiliyor.
Kadın memurlar, duygusal incelikleri daha çok önemsediğinden, orada yazan bir küçük not bile moral bozucu ya da özgüven sarsıcı olabiliyor. İş ortamında yaşanan gizli gerilimler bazen bu tür belgelerde açığa çıkabiliyor. Bu nedenle kadınların bu dosyaya ulaşma arzusu, sadece bilgi edinmek değil, aynı zamanda bir tür **haklılık arayışı** oluyor.
---
Gerçek Hayattan Birkaç Örnek


---
Forumdaşlara Sorular:
1. Sizce bir memurun özlük dosyasını görme hakkı sınırsız olmalı mı?
2. Gizli tutulan değerlendirmeler ne kadar adil ve tarafsız olabilir?
3. Hiç bir yönetici sizi kişisel sebeplerle düşük puanla değerlendirdi mi? Ne yaptınız?
4. Sicil sistemi geri getirilmeli mi, yoksa tamamen kaldırılmalı mı?
---
Sonuç: Bilgi Güçtür, Kayıtlar Sessizce Konuşur
Değerli forum üyeleri,
Bir memurun sicil ya da özlük dosyası sadece resmi evrak değildir; içinde yılların emeği, değerlendirilen davranışları, bazen de sessiz haksızlıkları barındırır. Bu nedenle bu dosyanın içeriğini bilmek her memurun hakkıdır.
Ama bu hakkı kullanmak için önce merak etmek, sonra da **bilgi edinme yollarını öğrenmek** gerekir.
Gelin bu konuda bilgilenelim, paylaşalım ve birbirimizi haklarımız konusunda destekleyelim.
Siz de kendi tecrübelerinizi paylaşır mısınız?

---
İsterseniz bu konuyu yargı kararları ve dilekçe örnekleriyle de derinleştirebiliriz. Sormaktan çekinmeyin!