Saliha
Yeni Üye
MHP Iğdır Milletvekili ve Ulusal Eğitim Kurul Üyesi Yaşar Karadağ, Ulusal Eğitim Bakanlığının 2022 bütçesi üzerine parti kümesi ismine TBMM Genel Heyetinde konuşma yaptı. Ulusal eğitimin istikbalinin inşası, istiklalin garantisi olduğunu tabir eden Karadağ, “Başöğretmenimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün, ‘Gençliği yetiştiriniz. Onlara ilim ve irfanın müspet fikirlerini veriniz. İstikbalin aydınlığına onlarla kavuşacaksınız. Hür fikirler tatbik mevkiine konduğu vakit Türk milleti yükselecektir’ kelamından hareketle ulusal eğitimin istikbalin inşası, istiklalin garantisi olduğu unutulmamalıdır” dedi.
Türkiye’nin 21’inci yüzyıldaki maksatlarına lakin eğitimle ulaşabileceğini belirten Karadağ, “Bugün 84 milyon nüfuslu ülkemizde 70 bin civarındaki okulumuzda 1 milyonun üzerinde öğretmen ile yaklaşık 19 milyon evladımız birinci ve orta öğretimde, 8 milyon gencimiz ise yüksek öğretimde tahsil görmektedir. Dolaysıyla görüşmekte olduğumuz Ulusal Eğitim Bakanlığı bütçesi ülkemizin bu gününü ilgilendirdiği üzere geleceğini de ilgilendirmektedir. Bu niçinle okul öncesi eğitimden başlayarak, her kademede sağlam bir eğitim siyaseti oluşturmak zorundayız. Sanayi ihtilali daha sonrasında eğitimli bireylere olan talep artmıştır. Çağdaş ulus devletlerinde eğitimle iktisat içinde çok değerli bir bağlantı vardır. İçinde bulunduğumuz bilgi çağıyla bir arada bu alakanın ehemmiyeti giderek artmaktadır. Bu kapsamda okul öncesi eğitime erişimin artırılması, okullar ortası imkan farklılıklarının azaltılması, mesleksel eğitimin güçlendirilmesi ile birlikte öğretmenlerimizin mesleksel gelişimlerinin desteklenmesi de koşuldur. kuvvetli iktisada sahip olmak nitelikli işçilerden geçer. Bir çalışanın nitelikli olması ise mesleğinde almış olduğu eğitim ve teknik donanımıyla olur” dedi.
“MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞIMIZIN YAPTIĞI ÇALIŞMALAR İLE BU İMAJ YOK OLMAYA BAŞLAMIŞTIR”
Mesleksel eğitim merkezleri ile sanayi ve KOBİ’ler içinde sektörel bağ kuran bir yapı oluşturulması gerektiğini söz eden Karadağ, “Maalesef bugüne kadar meslek liseleri, düşük kaliteli eğitim veren, üniversite yolu kapalı kurumlar olarak görülüyordu. Son vakit içinderda Ulusal Eğitim Bakanlığımızın yaptığı çalışmalar ile bu imaj yok olmaya başlamıştır. Lakin bunun daha da geliştirilerek meslek liselerinin daha cazibeli ve tercih edilen kurumlar haline getirilmesi gerekmektedir. Üniversite imtihanlarında kendi alanlarını yeğleyen öğrencilere ek puan verilmeli, mesleksel eğitim kurumlarında başarılı öğrencilere burs takviyesi sağlanmalı, mezunlara istihdamda öncelik verilmelidir. kuvvetli Türkiye, kuvvetli iktisat, kuvvetli sanayi için mesleksel eğitim önceliğimiz olmalıdır” diye konuştu.
Atanamayan öğretmen kalmaması ve öğretmenlerin ekonomik şartlarının uygunlaştırılması gerektiğinin altını çizen MHP Milletvekili Yaşar Karadağ, “Atama bekleyen biroldukça öğretmen adayımız var. Milliyetçi Hareket Partisi olarak bizim maksadımız, boş takımlara hak eden adayların atanmasıdır. Genel Liderimiz Devlet Bahçeli’nin de dediği üzere atanamayan öğretmen sıkıntısına neşter vurulmalı, bu mevzu artık kapanmalıdır. Öğretmenin sözleşmelisi, ücretlisi olmaz. Öğretmenlerimiz hak ettikleri takıma kavuşmalıdır. tıpkı vakitte geleceğimizi şekillendiren vefakar öğretmenlerimizin ekonomik şartları da maaş ve ek ders fiyatı bazında iyileştirilmelidir. Öğretmen kirasını, faturasını nasıl ödeyeceğini, ay sonunu nasıl getireceğini düşünmeden huzur ortasında sınıfına girip çıkmalıdır. Sıkıntısız öğretmen, meselesiz eğitim ve öğretim demektir. Ayrıyeten 3600 ek gösterge öğretmenlerimiz tarafınca da beklenilen bir talep. Kaldı ki aslına bakarsan Milliyetçi Hareket Partisi olarak hem 3600 ek gösterge tıpkı vakitte eğitim-öğretime hazırlık ödeneğinin uygunlaştırılması hakkındaki kanun teklifimizi, Türkiye Büyük Millet Meclisine sunmuştuk. Bu sorunun da Meslek Kanunu ile çözüleceği inancındayız” sözlerini kullandı.
Türkiye’nin 21’inci yüzyıldaki maksatlarına lakin eğitimle ulaşabileceğini belirten Karadağ, “Bugün 84 milyon nüfuslu ülkemizde 70 bin civarındaki okulumuzda 1 milyonun üzerinde öğretmen ile yaklaşık 19 milyon evladımız birinci ve orta öğretimde, 8 milyon gencimiz ise yüksek öğretimde tahsil görmektedir. Dolaysıyla görüşmekte olduğumuz Ulusal Eğitim Bakanlığı bütçesi ülkemizin bu gününü ilgilendirdiği üzere geleceğini de ilgilendirmektedir. Bu niçinle okul öncesi eğitimden başlayarak, her kademede sağlam bir eğitim siyaseti oluşturmak zorundayız. Sanayi ihtilali daha sonrasında eğitimli bireylere olan talep artmıştır. Çağdaş ulus devletlerinde eğitimle iktisat içinde çok değerli bir bağlantı vardır. İçinde bulunduğumuz bilgi çağıyla bir arada bu alakanın ehemmiyeti giderek artmaktadır. Bu kapsamda okul öncesi eğitime erişimin artırılması, okullar ortası imkan farklılıklarının azaltılması, mesleksel eğitimin güçlendirilmesi ile birlikte öğretmenlerimizin mesleksel gelişimlerinin desteklenmesi de koşuldur. kuvvetli iktisada sahip olmak nitelikli işçilerden geçer. Bir çalışanın nitelikli olması ise mesleğinde almış olduğu eğitim ve teknik donanımıyla olur” dedi.
“MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞIMIZIN YAPTIĞI ÇALIŞMALAR İLE BU İMAJ YOK OLMAYA BAŞLAMIŞTIR”
Mesleksel eğitim merkezleri ile sanayi ve KOBİ’ler içinde sektörel bağ kuran bir yapı oluşturulması gerektiğini söz eden Karadağ, “Maalesef bugüne kadar meslek liseleri, düşük kaliteli eğitim veren, üniversite yolu kapalı kurumlar olarak görülüyordu. Son vakit içinderda Ulusal Eğitim Bakanlığımızın yaptığı çalışmalar ile bu imaj yok olmaya başlamıştır. Lakin bunun daha da geliştirilerek meslek liselerinin daha cazibeli ve tercih edilen kurumlar haline getirilmesi gerekmektedir. Üniversite imtihanlarında kendi alanlarını yeğleyen öğrencilere ek puan verilmeli, mesleksel eğitim kurumlarında başarılı öğrencilere burs takviyesi sağlanmalı, mezunlara istihdamda öncelik verilmelidir. kuvvetli Türkiye, kuvvetli iktisat, kuvvetli sanayi için mesleksel eğitim önceliğimiz olmalıdır” diye konuştu.
Atanamayan öğretmen kalmaması ve öğretmenlerin ekonomik şartlarının uygunlaştırılması gerektiğinin altını çizen MHP Milletvekili Yaşar Karadağ, “Atama bekleyen biroldukça öğretmen adayımız var. Milliyetçi Hareket Partisi olarak bizim maksadımız, boş takımlara hak eden adayların atanmasıdır. Genel Liderimiz Devlet Bahçeli’nin de dediği üzere atanamayan öğretmen sıkıntısına neşter vurulmalı, bu mevzu artık kapanmalıdır. Öğretmenin sözleşmelisi, ücretlisi olmaz. Öğretmenlerimiz hak ettikleri takıma kavuşmalıdır. tıpkı vakitte geleceğimizi şekillendiren vefakar öğretmenlerimizin ekonomik şartları da maaş ve ek ders fiyatı bazında iyileştirilmelidir. Öğretmen kirasını, faturasını nasıl ödeyeceğini, ay sonunu nasıl getireceğini düşünmeden huzur ortasında sınıfına girip çıkmalıdır. Sıkıntısız öğretmen, meselesiz eğitim ve öğretim demektir. Ayrıyeten 3600 ek gösterge öğretmenlerimiz tarafınca da beklenilen bir talep. Kaldı ki aslına bakarsan Milliyetçi Hareket Partisi olarak hem 3600 ek gösterge tıpkı vakitte eğitim-öğretime hazırlık ödeneğinin uygunlaştırılması hakkındaki kanun teklifimizi, Türkiye Büyük Millet Meclisine sunmuştuk. Bu sorunun da Meslek Kanunu ile çözüleceği inancındayız” sözlerini kullandı.