Pandemi başından bu yana 25.000 tondan fazla atık okyanuslara atıldı Dünya, bir buçuk yıldan fazla bir müddetdir COVID-19 salgınıyla gayret ediyor. Bu salgın sırf insanları değil etrafımızı de olumsuz bir biçimde etkiliyor. Yeni bir araştırma da okyanuslara atılan maske, eldiven üzere atıkların ne kadar büyük bir kirliliğe yol açtığını ortaya çıkardı.
Proceedings of National Academy of Sciences mecmuasında yayınlanan çalışmada uzmanlar, “COVID-19 pandemisi, tek kullanımlık plastiklere yönelik talebin artmasına sebep oldu. Bu, hâlihazırda yaşanan etraf kirliliği meselesini epey daha makus hâle getirdi” tabirlerini kullandı.
Araştırmacılara nazaran pandemi başından bu yana yaklaşık 8,4 milyon ton plastik atık etrafa salındı. Bu atıkların 25.000 tondan fazlası (25 milyon kilogramdan fazlası) da okyanuslara atıldı ve su kirliliğini kıymetli derecede artırdı. Uzmanlara göre bu atıkların dörtte üçünden çoksı hastaneler sebebiyle oluştu.
Araştırma; tek kullanımlık maskeler ve eldivenler haricinde birfazlaca plastik ambalajın da okyanus kirliliğini artırdığını ortaya çıkardı. Bunun niçini olarak da dünya çapında yaşanan karantinalar sebebiyle insanların çevrimiçi alışveriş yapması, bu yüzden de kullanılan ambalaj materyallerinin okyanuslara atılması gösterildi.
Atıkların yarısına yakını Asya kaynaklı
Ayrıyeten uzmanlar, pandemi sebebiyle oluşan plastik atıkların %46’sının Asya’dan, %22’sinin Kuzey ve Güney Amerika’dan, %24’ünün ise Avrupa’dan geldiğini buldu. Hindistan, Brezilya ve Çin üzere ülkelerde de tıbbi atık arıtımının ve geri dönüşüm oranlarının hayli düşük olduğu ortaya çıkarıldı.
Bilim beşerlerine nazaran bu atıklar ekosistemleri önemli bir biçimde tehdit ediyor: “Atıklar okyanusta uzun aralar boyunca taşınabilir. Bu sebeple de yırtıcı hayatlar tehdit altında olabilir ve potansiyel vefat tehlikesi ile karşılaşabilir”
Buna ek olarak da pandemi kaynaklı atıkların okyanus ekosistemlerinin üzerinde ‘uzun müddetli bir tesire’ sahip olacağı düşünülüyor ve 2100 yılına kadar önemli sonuçları ortaya çıkarabileceğini söz ediliyor.
Araştırmacılar bu hayati sorunun tahlili için hükümetlere davette bulundu. Açıklamalara göre ülkelerin tıbbi atık idaresine dikkat etmesi, atıkları toplaması ve geri dönüşüme yönelmesi gezegenin geleceği için büyük bir değer arz ediyor.
Proceedings of National Academy of Sciences mecmuasında yayınlanan çalışmada uzmanlar, “COVID-19 pandemisi, tek kullanımlık plastiklere yönelik talebin artmasına sebep oldu. Bu, hâlihazırda yaşanan etraf kirliliği meselesini epey daha makus hâle getirdi” tabirlerini kullandı.
Araştırmacılara nazaran pandemi başından bu yana yaklaşık 8,4 milyon ton plastik atık etrafa salındı. Bu atıkların 25.000 tondan fazlası (25 milyon kilogramdan fazlası) da okyanuslara atıldı ve su kirliliğini kıymetli derecede artırdı. Uzmanlara göre bu atıkların dörtte üçünden çoksı hastaneler sebebiyle oluştu.
Araştırma; tek kullanımlık maskeler ve eldivenler haricinde birfazlaca plastik ambalajın da okyanus kirliliğini artırdığını ortaya çıkardı. Bunun niçini olarak da dünya çapında yaşanan karantinalar sebebiyle insanların çevrimiçi alışveriş yapması, bu yüzden de kullanılan ambalaj materyallerinin okyanuslara atılması gösterildi.
Atıkların yarısına yakını Asya kaynaklı
Ayrıyeten uzmanlar, pandemi sebebiyle oluşan plastik atıkların %46’sının Asya’dan, %22’sinin Kuzey ve Güney Amerika’dan, %24’ünün ise Avrupa’dan geldiğini buldu. Hindistan, Brezilya ve Çin üzere ülkelerde de tıbbi atık arıtımının ve geri dönüşüm oranlarının hayli düşük olduğu ortaya çıkarıldı.
Bilim beşerlerine nazaran bu atıklar ekosistemleri önemli bir biçimde tehdit ediyor: “Atıklar okyanusta uzun aralar boyunca taşınabilir. Bu sebeple de yırtıcı hayatlar tehdit altında olabilir ve potansiyel vefat tehlikesi ile karşılaşabilir”
Buna ek olarak da pandemi kaynaklı atıkların okyanus ekosistemlerinin üzerinde ‘uzun müddetli bir tesire’ sahip olacağı düşünülüyor ve 2100 yılına kadar önemli sonuçları ortaya çıkarabileceğini söz ediliyor.
Araştırmacılar bu hayati sorunun tahlili için hükümetlere davette bulundu. Açıklamalara göre ülkelerin tıbbi atık idaresine dikkat etmesi, atıkları toplaması ve geri dönüşüme yönelmesi gezegenin geleceği için büyük bir değer arz ediyor.