Saliha
Yeni Üye
Kuveyt’teki temasları kapsamında gazetecilerle bir ortaya gelen Şentop, Kuveyt’in Türkiye için özel bir yere sahip olduğuna işaret ederek, salgın sürecinin başlangıcından bu yana birinci resmi ziyaretini Kuveyt’e gerçekleştirdiğini söylemiş oldu.
Mustafa Şentop, ayrıyeten, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da selamlarını getirdiğini tabir etti.
Türkiye ile Kuveyt içindeki ilgilerin fazlaca uygun seviyede olduğunu belirten Şentop, iki ülkenin milletlerarası platformlarda da ortak tavır ve hal sergileyecek noktada olduğunu lisana getirdi.
İki ülkenin halkları içindeki bağa de dikkati çeken Şentop, nüfusa oranla Türkiye’ye gelen turist sayısı bakımından Kuveyt’in birinci sırada yer aldığına işaret etti.
Toplumsal ve kültürel bakımdan yakınlığa da değinen Şentop, Türk dizilerinin Kuveyt’te izlenme oranlarının da bunun bir göstergesi olduğunu belirtti.
Mustafa Şentop, Yunus Emre Kültür Enstitüsünün Kuveyt’te faaliyete geçmesiyle birlikte toplumsal ve kültürel alandaki gelişmelerin ivme kazanacağını kaydetti.
Şentop, Kuveyt’teki temaslarında bilhassa Filistin davasına dikkati çektiğini belirterek, Filistin’de yaşananların sırf bölgeyi değil, tüm dünyayı ilgilendiren bir problem olduğunu vurguladı.
Ağır aksak da işlese memleketler arası bir hukukun bulunduğunu söz eden Şentop, lakin İsrail’in bu hukuku ihlal eden ve her vakit sonları aşan bir tavır içerisinde olduğuna dikkati çekti.
çabucak sonrasında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Şentop, Kuveyt’in parlamenter gelenek bakımından değerli bir ülke olduğunu anımsattı.
Körfez ülkelerinde yaşanan ihtilaflarda Kuveyt’in üstlendiği arabulucu rolünü takdirle izlediklerini anlatan Şentop, “Biz de Türkiye olarak, bölgede yaşayan insanları birleştiren konuların fazlaca daha fazla olduğu kanaatindeyiz. İhtilaf olarak ortaya konulan konuların ise daha az ve ehemmiyetsiz olduğu görüşündeyiz.” diye konuştu.
“BÖLGEDEKİ PROBLEMLERİ BÖLGE ÜLKELERİ ÇÖZMELİ”
Bölgedeki sıkıntıları, bölgede yaşayan halkların ve onların yöneticilerinin ele alması gerektiğine dikkati çeken Şentop, kelamlarını şöyleki sürdürdü:
“Bölgedeki sıkıntıları bölgedeki ülkeler çözmeli. Bölge haricindeki ülkelere bel bağlamanın, onların eliyle bölgemizin meselelerini çözmeye çalışmanın, bölgeye barış değil, tersine kan ve gözyaşı getirdiğini hepimiz müşahede ettik. Devletler kendi halklarına güvenmeliler, halklarının çıkarlarını üstün tutmalılar. Kendi çıkarlarını, diğerlerinin talep ve isteklerinin üstünde tutmalılar. Halklarına güvenmeliler. Türkiye, başından beri bu tavır ortasındadır. Bölge haricindeki ülkelerin emel ve isteklerine bakılırsa hareket etmekle bir yere varılamayacak.”
Mustafa Şentop, Türkiye’nin dış siyasetinin temelinin, ilkesel ve insanı temel alan temeller olduğunu söz etti.
İslam İşbirliği Teşkilatı Parlamento Birliğinin (İSİPAB) ortasında daimi Filistin Komitesi bulunduğunu anımsatan Şentop, bu komitenin yılda en az bir kez toplandığını söylemiş oldu.
Filistin Daimi Komitesi’nin bu yıl İstanbul’da toplanmasını dilek ettiklerini belirten Şentop, “İnşallah Eylül ayı ortasında bu toplantımızı yapacağız, davetini duyuracağız.” bilgisini paylaştı.
“TÜRKİYE, MENFAAT VE ÇIKARLARINA HALEL GETİRECEK İŞLERE ASLA MÜSAADE ETMEZ”
Mustafa Şentop, 20. yüzyılda, İkinci Dünya Savaşı daha sonrasında oluşturulan milletlerarası paradigmanın iki kutuplu bir dünya anlayışı olduğuna işaret ederek, “bu biçimde ülkelerin işleri kolaydı; her olayla ilgili olarak bir siyaset belirlemeniz gerekmiyordu. Tabi olduğunuz kutup, blok nasıl hareket ediyorsa siz de ona uyardınız. Artık bu biçimde bir dünya kalmadı. Yeni bir dünya kuruluyor. Tarih boyunca bu dünyanın merkezi Orta Doğu olmuştur. Bütün olaylar buradan şekillenmiş, savaş-barış bu bölgede belirlenmiş.” dedi.
Bilhassa güç kaynakları bağlamında Doğu Akdeniz’de yaşanan gelişmelere dikkati çeken Şentop, “Bazı Avrupa ülkeleri, Doğu Akdeniz ile ilgili görüşlerini sunuyorlar. Batı Akdeniz’de varlığını sürdüren ülkelerin, Doğu Akdeniz ile ilgili bu manada ahkam kesmesini garip buluyorum. Türkiye, menfaat ve çıkarlarına halel getirecek işlere asla müsaade etmez.” diye konuştu.
Mustafa Şentop, ramazan ayı ortasında İsrail’in hücumları kararında Filistin’de yaşananlar üzerine dünyanın biroldukca ülkesinden reaksiyon gösterildiğini hatırlattı. Filistin’in haklılığı konusunda, dünyada, İslam ülkeleri haricinde da olumlu bir kamuoyu oluştuğunun altını çizen Şentop, bölge ülkelerinin de bunu yanlışsız bir biçimde değerlendirmesi gerektiğini belirtti.
Türkiye’nin dış siyaset unsurlarına değinen Şentop, “Eskiden dünyada şu biçimde bir anlayış vardı: Birtakım ülkelerin yalnızca hakları, birtakım ülkelerin ise yalnızca mükellefiyetleri vardı. Birtakım ülkeler, ‘Bütün haklar bizim, sizlerin ise uymaları gereken kurallar var’ anlayışında idi. Biz diyoruz ki bütün ülkelerin hakları ve mükellefiyetleri vardır. Herkes hukuka uyacak, hakkına razı olacak.” değerlendirmesinde bulundu.
TBMM Lideri Şentop, Kuveyt gezisi kapsamında, Türkiye Büyükelçiliğini, Tarık Recep İslam Sanatları Müzesi’ni ve Büyük Camii de ziyaret etti.
Mustafa Şentop, ayrıyeten, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da selamlarını getirdiğini tabir etti.
Türkiye ile Kuveyt içindeki ilgilerin fazlaca uygun seviyede olduğunu belirten Şentop, iki ülkenin milletlerarası platformlarda da ortak tavır ve hal sergileyecek noktada olduğunu lisana getirdi.
İki ülkenin halkları içindeki bağa de dikkati çeken Şentop, nüfusa oranla Türkiye’ye gelen turist sayısı bakımından Kuveyt’in birinci sırada yer aldığına işaret etti.
Toplumsal ve kültürel bakımdan yakınlığa da değinen Şentop, Türk dizilerinin Kuveyt’te izlenme oranlarının da bunun bir göstergesi olduğunu belirtti.
Mustafa Şentop, Yunus Emre Kültür Enstitüsünün Kuveyt’te faaliyete geçmesiyle birlikte toplumsal ve kültürel alandaki gelişmelerin ivme kazanacağını kaydetti.
Şentop, Kuveyt’teki temaslarında bilhassa Filistin davasına dikkati çektiğini belirterek, Filistin’de yaşananların sırf bölgeyi değil, tüm dünyayı ilgilendiren bir problem olduğunu vurguladı.
Ağır aksak da işlese memleketler arası bir hukukun bulunduğunu söz eden Şentop, lakin İsrail’in bu hukuku ihlal eden ve her vakit sonları aşan bir tavır içerisinde olduğuna dikkati çekti.
çabucak sonrasında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Şentop, Kuveyt’in parlamenter gelenek bakımından değerli bir ülke olduğunu anımsattı.
Körfez ülkelerinde yaşanan ihtilaflarda Kuveyt’in üstlendiği arabulucu rolünü takdirle izlediklerini anlatan Şentop, “Biz de Türkiye olarak, bölgede yaşayan insanları birleştiren konuların fazlaca daha fazla olduğu kanaatindeyiz. İhtilaf olarak ortaya konulan konuların ise daha az ve ehemmiyetsiz olduğu görüşündeyiz.” diye konuştu.
“BÖLGEDEKİ PROBLEMLERİ BÖLGE ÜLKELERİ ÇÖZMELİ”
Bölgedeki sıkıntıları, bölgede yaşayan halkların ve onların yöneticilerinin ele alması gerektiğine dikkati çeken Şentop, kelamlarını şöyleki sürdürdü:
“Bölgedeki sıkıntıları bölgedeki ülkeler çözmeli. Bölge haricindeki ülkelere bel bağlamanın, onların eliyle bölgemizin meselelerini çözmeye çalışmanın, bölgeye barış değil, tersine kan ve gözyaşı getirdiğini hepimiz müşahede ettik. Devletler kendi halklarına güvenmeliler, halklarının çıkarlarını üstün tutmalılar. Kendi çıkarlarını, diğerlerinin talep ve isteklerinin üstünde tutmalılar. Halklarına güvenmeliler. Türkiye, başından beri bu tavır ortasındadır. Bölge haricindeki ülkelerin emel ve isteklerine bakılırsa hareket etmekle bir yere varılamayacak.”
Mustafa Şentop, Türkiye’nin dış siyasetinin temelinin, ilkesel ve insanı temel alan temeller olduğunu söz etti.
İslam İşbirliği Teşkilatı Parlamento Birliğinin (İSİPAB) ortasında daimi Filistin Komitesi bulunduğunu anımsatan Şentop, bu komitenin yılda en az bir kez toplandığını söylemiş oldu.
Filistin Daimi Komitesi’nin bu yıl İstanbul’da toplanmasını dilek ettiklerini belirten Şentop, “İnşallah Eylül ayı ortasında bu toplantımızı yapacağız, davetini duyuracağız.” bilgisini paylaştı.
“TÜRKİYE, MENFAAT VE ÇIKARLARINA HALEL GETİRECEK İŞLERE ASLA MÜSAADE ETMEZ”
Mustafa Şentop, 20. yüzyılda, İkinci Dünya Savaşı daha sonrasında oluşturulan milletlerarası paradigmanın iki kutuplu bir dünya anlayışı olduğuna işaret ederek, “bu biçimde ülkelerin işleri kolaydı; her olayla ilgili olarak bir siyaset belirlemeniz gerekmiyordu. Tabi olduğunuz kutup, blok nasıl hareket ediyorsa siz de ona uyardınız. Artık bu biçimde bir dünya kalmadı. Yeni bir dünya kuruluyor. Tarih boyunca bu dünyanın merkezi Orta Doğu olmuştur. Bütün olaylar buradan şekillenmiş, savaş-barış bu bölgede belirlenmiş.” dedi.
Bilhassa güç kaynakları bağlamında Doğu Akdeniz’de yaşanan gelişmelere dikkati çeken Şentop, “Bazı Avrupa ülkeleri, Doğu Akdeniz ile ilgili görüşlerini sunuyorlar. Batı Akdeniz’de varlığını sürdüren ülkelerin, Doğu Akdeniz ile ilgili bu manada ahkam kesmesini garip buluyorum. Türkiye, menfaat ve çıkarlarına halel getirecek işlere asla müsaade etmez.” diye konuştu.
Mustafa Şentop, ramazan ayı ortasında İsrail’in hücumları kararında Filistin’de yaşananlar üzerine dünyanın biroldukca ülkesinden reaksiyon gösterildiğini hatırlattı. Filistin’in haklılığı konusunda, dünyada, İslam ülkeleri haricinde da olumlu bir kamuoyu oluştuğunun altını çizen Şentop, bölge ülkelerinin de bunu yanlışsız bir biçimde değerlendirmesi gerektiğini belirtti.
Türkiye’nin dış siyaset unsurlarına değinen Şentop, “Eskiden dünyada şu biçimde bir anlayış vardı: Birtakım ülkelerin yalnızca hakları, birtakım ülkelerin ise yalnızca mükellefiyetleri vardı. Birtakım ülkeler, ‘Bütün haklar bizim, sizlerin ise uymaları gereken kurallar var’ anlayışında idi. Biz diyoruz ki bütün ülkelerin hakları ve mükellefiyetleri vardır. Herkes hukuka uyacak, hakkına razı olacak.” değerlendirmesinde bulundu.
TBMM Lideri Şentop, Kuveyt gezisi kapsamında, Türkiye Büyükelçiliğini, Tarık Recep İslam Sanatları Müzesi’ni ve Büyük Camii de ziyaret etti.