Saliha
Yeni Üye
FETÖ’nün 15 Temmuz 2016’daki darbe teşebbüsünün 5’inci yılı olduğunu hatırlatan Şentop, “Biz 15 Temmuz’u sadece askeri bir kalkışma, bir ortaya gelen Türk Silahlı Kuvvetleri ortasındaki kimi kendini bilmez bireylerin, hainlerin bir kalkışması, isyanı olarak değerlendirmiyoruz, aslında bunu daha gerçek bir tabirle Türkiye’ye yapılan bir atak, bir işgal teşebbüsü olarak kıymetlendiriyoruz.” diye konuştu.
Türkiye’nin, bağımsız siyasetler üretmeye, sırf milletin çıkarlarını düşünerek hareket etmeye kalktığında, bu çeşit müdahalelerin yaşandığını söyleyen Şentop, “Türkiye’de 12 Eylül 1980’de darbe olduğunda, devrin ABD Lideri Jimmy Carter; kendisi tiyatroda bir oyun seyrederken, CIA’in Türkiye’ye masasının başındaki şahıs, ‘Türkiye’de askeri bir darbe oldu.’ diye bilgi veriyor. Carter, başını çevirerek, ‘Kim yaptı?’ diye soruyor. ‘Bizim çocuklar.’ karşılığını alıyor. Carter, çabucak sonrasında başını yine oyuna hakikat çeviriyor ve izlemeye devam ediyor. Bu, epey değerli bir tabir. Türkiye’de yapılan bütün darbeleri milletin çocukları değil, onların çocukları yapmıştır.” sözlerini kullandı.
“15 Temmuz, yaşadığımız en kirli ve en hain darbe teşebbüsüdür.” diyen Şentop, bütün darbelerin, darbe teşebbüslerinin ve müdahalelerin bir memleketler arası akın olduğunu belirtti.
“15 TEMMUZ İLE birlikte ÇOK KIYMETLİ BİR ÇİZGİ TARİHİ KIRILDI”
FETÖ’nün 15 Temmuz darbe teşebbüsünü de buna örnek gösteren Şentop, şöyleki konuştu:
“15 Temmuz, sırf başıbozuk birkaç askerin bir ortaya gelerek gerçekleştirdiği bir teşebbüs değil. Türkiye’yi bağımlı hale getirmek, bağımsız, sadece milletimizin çıkarına olan siyasetler üretmesini engellemek, uzaktan kumandayla yönetmeye çalışmak istiyorlardı. Milletimiz buna müsaade etmedi ancak bu kolay olmadı. 1960’tan itibaren maruz kalınan bütün darbeler, milletimizin kalbinde, yüreğinde, zihninde, hafızasında epeyce derin izler bıraktı. bu biçimde milletimiz, darbelere karşı direnebilecek, onları alt edebilecek gücü, şuuru kendisinde bulamamıştı lakin 15 Temmuz’da bu gücü buldu.”
Milletin, FETÖ’nün 15 Temmuz darbe teşebbüsü sırasında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın meydanlara toplanma davetine uyduğunu lisana getiren Şentop, şunları söylemiş oldu:
“Daha evvel de emsal teşebbüsler, darbeler olmuştu fakat milletimiz, onlara karşı çıkabilecek biçimde toplanıp bir ortaya gelerek bir duruşu ortaya koymadı. Milletimiz, Recep Tayyip Erdoğan’ın davetine neden icabet etti? Şu değerlidir: Bir kişi, sizi bir şeye davet ediyorsa sizin evvel o işi, sizi davet eden kişinin yapacağına inanmanız, bunu bilmeniz lazım. Bunu bilirseniz onun peşinden gidersiniz. Yani Recep Tayyip Erdoğan, ‘Siz meydanlara gidin, sokaklara çıkın.’ dediğinde, milletimiz şundan emindi ki Tayyip Erdoğan en başta meydanlara gidecek, sokaklara çıkacak. Hakikaten o denli oldu.
O çatışmanın ve o hain darbecilerin ele geçilmiş olduğu havaalanının içerisine, o kurallar ortasında geldi, indi. Bu bütünleşmeye liderlik eden o kuvvetli iradeyi, 15 Temmuz’daki darbe teşebbüsünün püskürtülmesinde, yenilmesinde tarihi kıymette bir hakikat olarak her vakit hatırlamamız lazım. Ben 15 Temmuz ile birlikte hayli değerli bir çizginin, tarihi noktanın kırıldığı kanaatindeyim. Millet, Anayasal tertibe, siyasi iktidara, devletine sahip çıkmıştır. Bundan daha sonra Türkiye’de hiç kimse gayrimeşru yollarla millet iradesini gasbetmeye kalkmayacak, kalkamayacak.”
“15 TEMMUZ, İNSANLIK TARİHİNİN EN BÜYÜK DİRENİŞLERİNDEN”
Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu, “15 Temmuz gecesi ikinci bir İstiklal Harbini yaşadık. Bu gayretin en ön safında gençlerimiz vardı.” dedi.
Darbecilerin, 15 Temmuz darbe teşebbüsü sırasında uçakla Meclis’i bombaladığını hatırlatan Kasapoğlu, “Topla, tüfekle, zorbalıkla geldiler. Her şeyin planını yaptılar ancak bu aziz milletin çelikten sinesini hesap edemediler. İnsanlık tarihinin en büyük, kuvvetli sivil direnişlerinden biriyle karşı karşıya kaldılar.” diye konuştu.
Darbecilerin, bombalarla korkutacağını sandığı milletvekillerinin, ulusal iradeye sahip çıkma değerine, canından fedakarlık etme kararlılığını ortaya koyduğunu belirten Kasapoğlu, şunları kaydetti:
“Masa başında değil, savaş meydanında, Polatlı’dan top sesleri gelirken kurulan gazi Meclis’i hafifçee aldılar. Zira onlar, bu millet için var olma, yok olma çabasının ne manaya geldiğini bilmiyorlardı. Hamdolsun, Allah’ın müsaadesi ve milletimizin direnişiyle, dirayetiyle FETÖ’nün hain darbe teşebbüsü bertaraf edildi. 15 Temmuz, bu vatanın birbirinden değerli, pırıl pırıl evlatlarının omuzlarında yükselen ulu bir zaferdir. Daima birlikte ebediyen demokrasinin, hukukun ve ulusal iradenin bekçileri olmaya devam edeceğiz. Kahramanlarımızı, yaşanılanları asla unutmayacağız, asla unutturmayacağız.”
“DEMOKRASİ NÖBETİ”NDEN NOTLAR
TBMM Lideri Şentop ile Gençlik ve Spor Bakanı Kasapoğlu, demokrasi nöbetine katılan ulusal atletlerle sohbet etti, hatıra fotoğrafı çektirdi.
FETÖ’nün 15 Temmuz darbe teşebbüsü sırasında darbeci generali öldürdükten daha sonra şehit düşen kahraman Astsubay Ömer Halisdemir’in, şehit edildiği saat 02.16’da, Halisdemir ve 15 Temmuz şehitleri için kırmızı ve beyaz renkte balonlar uçuruldu. Şentop ile Kasapoğlu, ondan sonrasında atletlerle, darbe teşebbüsü sırasında Meclis’te birinci bombalanan alana karanfil bıraktı.
Demokrasi nöbeti, şehitler için Kur’an-ı Kerim okunması ve hatim duası edilmesinin akabinde bitmiş oldu.
Türkiye’nin, bağımsız siyasetler üretmeye, sırf milletin çıkarlarını düşünerek hareket etmeye kalktığında, bu çeşit müdahalelerin yaşandığını söyleyen Şentop, “Türkiye’de 12 Eylül 1980’de darbe olduğunda, devrin ABD Lideri Jimmy Carter; kendisi tiyatroda bir oyun seyrederken, CIA’in Türkiye’ye masasının başındaki şahıs, ‘Türkiye’de askeri bir darbe oldu.’ diye bilgi veriyor. Carter, başını çevirerek, ‘Kim yaptı?’ diye soruyor. ‘Bizim çocuklar.’ karşılığını alıyor. Carter, çabucak sonrasında başını yine oyuna hakikat çeviriyor ve izlemeye devam ediyor. Bu, epey değerli bir tabir. Türkiye’de yapılan bütün darbeleri milletin çocukları değil, onların çocukları yapmıştır.” sözlerini kullandı.
“15 Temmuz, yaşadığımız en kirli ve en hain darbe teşebbüsüdür.” diyen Şentop, bütün darbelerin, darbe teşebbüslerinin ve müdahalelerin bir memleketler arası akın olduğunu belirtti.
“15 TEMMUZ İLE birlikte ÇOK KIYMETLİ BİR ÇİZGİ TARİHİ KIRILDI”
FETÖ’nün 15 Temmuz darbe teşebbüsünü de buna örnek gösteren Şentop, şöyleki konuştu:
“15 Temmuz, sırf başıbozuk birkaç askerin bir ortaya gelerek gerçekleştirdiği bir teşebbüs değil. Türkiye’yi bağımlı hale getirmek, bağımsız, sadece milletimizin çıkarına olan siyasetler üretmesini engellemek, uzaktan kumandayla yönetmeye çalışmak istiyorlardı. Milletimiz buna müsaade etmedi ancak bu kolay olmadı. 1960’tan itibaren maruz kalınan bütün darbeler, milletimizin kalbinde, yüreğinde, zihninde, hafızasında epeyce derin izler bıraktı. bu biçimde milletimiz, darbelere karşı direnebilecek, onları alt edebilecek gücü, şuuru kendisinde bulamamıştı lakin 15 Temmuz’da bu gücü buldu.”
Milletin, FETÖ’nün 15 Temmuz darbe teşebbüsü sırasında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın meydanlara toplanma davetine uyduğunu lisana getiren Şentop, şunları söylemiş oldu:
“Daha evvel de emsal teşebbüsler, darbeler olmuştu fakat milletimiz, onlara karşı çıkabilecek biçimde toplanıp bir ortaya gelerek bir duruşu ortaya koymadı. Milletimiz, Recep Tayyip Erdoğan’ın davetine neden icabet etti? Şu değerlidir: Bir kişi, sizi bir şeye davet ediyorsa sizin evvel o işi, sizi davet eden kişinin yapacağına inanmanız, bunu bilmeniz lazım. Bunu bilirseniz onun peşinden gidersiniz. Yani Recep Tayyip Erdoğan, ‘Siz meydanlara gidin, sokaklara çıkın.’ dediğinde, milletimiz şundan emindi ki Tayyip Erdoğan en başta meydanlara gidecek, sokaklara çıkacak. Hakikaten o denli oldu.
O çatışmanın ve o hain darbecilerin ele geçilmiş olduğu havaalanının içerisine, o kurallar ortasında geldi, indi. Bu bütünleşmeye liderlik eden o kuvvetli iradeyi, 15 Temmuz’daki darbe teşebbüsünün püskürtülmesinde, yenilmesinde tarihi kıymette bir hakikat olarak her vakit hatırlamamız lazım. Ben 15 Temmuz ile birlikte hayli değerli bir çizginin, tarihi noktanın kırıldığı kanaatindeyim. Millet, Anayasal tertibe, siyasi iktidara, devletine sahip çıkmıştır. Bundan daha sonra Türkiye’de hiç kimse gayrimeşru yollarla millet iradesini gasbetmeye kalkmayacak, kalkamayacak.”
“15 TEMMUZ, İNSANLIK TARİHİNİN EN BÜYÜK DİRENİŞLERİNDEN”
Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu, “15 Temmuz gecesi ikinci bir İstiklal Harbini yaşadık. Bu gayretin en ön safında gençlerimiz vardı.” dedi.
Darbecilerin, 15 Temmuz darbe teşebbüsü sırasında uçakla Meclis’i bombaladığını hatırlatan Kasapoğlu, “Topla, tüfekle, zorbalıkla geldiler. Her şeyin planını yaptılar ancak bu aziz milletin çelikten sinesini hesap edemediler. İnsanlık tarihinin en büyük, kuvvetli sivil direnişlerinden biriyle karşı karşıya kaldılar.” diye konuştu.
Darbecilerin, bombalarla korkutacağını sandığı milletvekillerinin, ulusal iradeye sahip çıkma değerine, canından fedakarlık etme kararlılığını ortaya koyduğunu belirten Kasapoğlu, şunları kaydetti:
“Masa başında değil, savaş meydanında, Polatlı’dan top sesleri gelirken kurulan gazi Meclis’i hafifçee aldılar. Zira onlar, bu millet için var olma, yok olma çabasının ne manaya geldiğini bilmiyorlardı. Hamdolsun, Allah’ın müsaadesi ve milletimizin direnişiyle, dirayetiyle FETÖ’nün hain darbe teşebbüsü bertaraf edildi. 15 Temmuz, bu vatanın birbirinden değerli, pırıl pırıl evlatlarının omuzlarında yükselen ulu bir zaferdir. Daima birlikte ebediyen demokrasinin, hukukun ve ulusal iradenin bekçileri olmaya devam edeceğiz. Kahramanlarımızı, yaşanılanları asla unutmayacağız, asla unutturmayacağız.”
“DEMOKRASİ NÖBETİ”NDEN NOTLAR
TBMM Lideri Şentop ile Gençlik ve Spor Bakanı Kasapoğlu, demokrasi nöbetine katılan ulusal atletlerle sohbet etti, hatıra fotoğrafı çektirdi.
FETÖ’nün 15 Temmuz darbe teşebbüsü sırasında darbeci generali öldürdükten daha sonra şehit düşen kahraman Astsubay Ömer Halisdemir’in, şehit edildiği saat 02.16’da, Halisdemir ve 15 Temmuz şehitleri için kırmızı ve beyaz renkte balonlar uçuruldu. Şentop ile Kasapoğlu, ondan sonrasında atletlerle, darbe teşebbüsü sırasında Meclis’te birinci bombalanan alana karanfil bıraktı.
Demokrasi nöbeti, şehitler için Kur’an-ı Kerim okunması ve hatim duası edilmesinin akabinde bitmiş oldu.