Saliha
Yeni Üye
Millet İttifakı’nın iki büyük ortağı dün CHP Genel Merkezi’nde buluştu. YETERLİ Parti önder Meral Akşener ve birlikteindeki kurmay heyetini CHP’de ağırlayan CHP başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na, Genel Sekreteri Selin Sayek Böke ile Genel Lider Yardımcıları Bülent Kuşoğlu, Oğuz Kaan Salıcı ve Muharrem Erkek eşlik etti. Yaklaşık 2 saat süren görüşmenin akabinde iki başkan ortak açıklama yaptı, soruları yanıtladı.
Millet İttifakı’nın “istişare” kavramını tekrar Türkiye’nin gündemine getirmesini kıymetli bulduğunu söyleyen Akşener, “Bizi yönetenlere de ‘Ben yaptım oldu’ fikrinin, Türkiye’yi getirdiği nokta açısından, onların da istişare kavramını yine hayatlarına almasına örnek olması gerektiğini düşünüyorum” dedi.
Kılıçdaroğlu da, Türkiye’nin bir epeyce sorunu olduğunu belirterek, “Bu sıkıntılardan Türkiye’nin arınması, kendisine yeni bir yol haritası çizmesi, daha kuvvetli, daha dinamik bir yapıya ulaşması lazım. Bunun için istişarelerde bulunduk. Düzgünleştirilmiş ve güçlendirilmiş parlamenter sistem ile ilgili bize çalışma verdiler. Altı siyasi partinin genel lider yardımcıları bu mevzuda çalışma yapıyor. Türkiye’nin çözülemeyecek hiç bir sorunu yoktur” açıklamasını yaptı.
Kavala reaksiyonu
“10 ülke büyükelçisinin Osman Kavala’nın hür bırakılması istikametindeki çağrısına” ait soruyu yanıtlarken Akşener, “Dışişleri Bakanlığı’na bu biçimde bir talepte bulunulmasını hakikat bulur muyuz? Hayır, bulmayız fakat bu biçimde taleplerin Türkiye’ye yapılır bulunmasına yol açmayı da gerçek bulmayız. Rahip Brunson’u hatırlatan aksiyon ve telaffuzlardan Türkiye’nin uzak durmasının, Türkiye’nin prestijini öne koymasını tavsiye ederiz. Bütün bunların önüne geçecek tek yolun nitekim hukukun işletilmesidir. Türkiye’deki hukuku, yargıyı oluşturan kurumların işlemesidir” dedi.
‘İtibarımızı koruyalım’
Kılıçdaroğlu, tıpkı soruya şu cevabı verdi: “Türkiye Cumhuriyeti Devleti AİHM’in kararlarına uyacağı kelamını verdi. Bunun için de bir anayasa değişikliği gerçekleşti. İmza attığınız kontratın gereğini yapmıyor ve gerisinde durmuyorsanız prestij kaybeden Türkiye ve onu yönetenler olur. Biz Türkiye’nin prestijinin her alanda korunmasını isteriz. AİHM’in bir sonucu var ise o sonucun da uygulanmasını isteriz. Şayet Türkiye sahiden demokratik bir hukuk devletiyse bu çerçevede hareket etmesi lazım. Türkiye’ye dışarıdan yapılacak hiç bir müdahaleyi hakikat bulmayız. Lakin dışarıdan müdahale etmesine ortam hazırlayacak idaresi de kabul etmeyiz. Türkiye hukuk devletinin kuralları ortasında gereğini yapar. Geldiğimiz nokta üzücü.”
Eski TBMM Lideri Bülent Arınç’ın, “CHP’nin oylarının arttığına” ait açıklamasının hatırlatılması üzerine Kılıçdaroğlu, “Gerçeği Sayın Arınç da görüyor, gördüğü için de hayli mutluyuz” dedi.
CHP tezkereyi tartışacak
Soru üzerine Irak ve Suriye tezkerelerine ait partisinin tavrını açıklayan Akşener, kimi bahisleri eleştirmekle birlikte tezkereye “evet” oyu kullanacaklarını söylemiş oldu. CHP başkanı de, mevzuyu MYK’da değerlendireceklerini belirtti. Altı siyasi partinin yürüttüğü parlamenter sistem çalışmasına ait soru üzerine Akşener, “Aralık ayı üzere metin genel liderlere sunulacak. İnşallah her şey güzel olcacak” dedi. Kılıçdaroğlu da, “Aralık ayında umarım altı siyasi partinin de üzerinde uzlaştığı temel unsurlar ortaya çıkmış olur” açıklamasını yaptı. Kılıçdaroğlu, “İmamoğlu’nun ziyaretleri kamuoyunda, ‘Cumhurbaşkanı adayı olmak istiyor’ halinde yorumlandı, bu biçimde bir talebi var mı” sorusuna, “Bana gelmiş rastgele bir talep yok. Ayrıyeten giderken de esasen benden müsaade aldı” karşılığını verdi.
Tebdil-i kıyafete gerek var mı?
AK Parti Genel Lider Yardımcısı Erkan Kandemir’in, “Vatandaşlarımız içinde dolaşan tebdil-i kıyafet gruplarımız üzerinden önemli bir çalışma yürütüyor, raporluyor ve Genel Liderimize arz ediyoruz” açıklamasının hatırlatılmasına karşılık Kılıçdaroğlu, “Allah aşkına iktisadın durumunu bilmek için tebdil-i kıyafet ile gezmeye gerek var mı? Bunlar gerçekleri görmüyorlar mı?” sözlerini kullandı. Akşener de, “AK Parti yöneticisi ve AK Parti mensubu olarak vatandaşın içinde gezememe korkusu; tebdil-i kıyafetin manası o” dedi.
‘Parmak sallanıyor’
HDP’li Pervin Buldan’ın “HDP demokratik iktidarın bir modülü olacak” açıklamasının akabinde “HDP’ye bakanlık verilecek” savının gündeme geldiğinin belirtilmesi üzerine Kılıçdaroğlu, “Millet İttifakı’nı bozacak sanki ne yapabiliriz, bu biçimde bir arayışın bilhassa Cumhur İttifakı’nda olduğunu çok uygun biliyorum. Ancak ne yaparlarsa yapsınlar, hangi yola başvururlarsa vursunlar, bu ülkenin insanlarının ferasetine güveniyorum” dedi.
Meral Akşener de “Ortada seçim yok. Kurulmuş iktidar yok. Türkiye’de bizlerle ilgili bir şey olduğu vakit 10 adım daha sonrasında ‘siz şunu yapacaksınız’ diye parmak sallanıyor. Bu demokratik değil” vurgulamasını yaptı.
Millet İttifakı’nın “istişare” kavramını tekrar Türkiye’nin gündemine getirmesini kıymetli bulduğunu söyleyen Akşener, “Bizi yönetenlere de ‘Ben yaptım oldu’ fikrinin, Türkiye’yi getirdiği nokta açısından, onların da istişare kavramını yine hayatlarına almasına örnek olması gerektiğini düşünüyorum” dedi.
Kılıçdaroğlu da, Türkiye’nin bir epeyce sorunu olduğunu belirterek, “Bu sıkıntılardan Türkiye’nin arınması, kendisine yeni bir yol haritası çizmesi, daha kuvvetli, daha dinamik bir yapıya ulaşması lazım. Bunun için istişarelerde bulunduk. Düzgünleştirilmiş ve güçlendirilmiş parlamenter sistem ile ilgili bize çalışma verdiler. Altı siyasi partinin genel lider yardımcıları bu mevzuda çalışma yapıyor. Türkiye’nin çözülemeyecek hiç bir sorunu yoktur” açıklamasını yaptı.
Kavala reaksiyonu
“10 ülke büyükelçisinin Osman Kavala’nın hür bırakılması istikametindeki çağrısına” ait soruyu yanıtlarken Akşener, “Dışişleri Bakanlığı’na bu biçimde bir talepte bulunulmasını hakikat bulur muyuz? Hayır, bulmayız fakat bu biçimde taleplerin Türkiye’ye yapılır bulunmasına yol açmayı da gerçek bulmayız. Rahip Brunson’u hatırlatan aksiyon ve telaffuzlardan Türkiye’nin uzak durmasının, Türkiye’nin prestijini öne koymasını tavsiye ederiz. Bütün bunların önüne geçecek tek yolun nitekim hukukun işletilmesidir. Türkiye’deki hukuku, yargıyı oluşturan kurumların işlemesidir” dedi.
‘İtibarımızı koruyalım’
Kılıçdaroğlu, tıpkı soruya şu cevabı verdi: “Türkiye Cumhuriyeti Devleti AİHM’in kararlarına uyacağı kelamını verdi. Bunun için de bir anayasa değişikliği gerçekleşti. İmza attığınız kontratın gereğini yapmıyor ve gerisinde durmuyorsanız prestij kaybeden Türkiye ve onu yönetenler olur. Biz Türkiye’nin prestijinin her alanda korunmasını isteriz. AİHM’in bir sonucu var ise o sonucun da uygulanmasını isteriz. Şayet Türkiye sahiden demokratik bir hukuk devletiyse bu çerçevede hareket etmesi lazım. Türkiye’ye dışarıdan yapılacak hiç bir müdahaleyi hakikat bulmayız. Lakin dışarıdan müdahale etmesine ortam hazırlayacak idaresi de kabul etmeyiz. Türkiye hukuk devletinin kuralları ortasında gereğini yapar. Geldiğimiz nokta üzücü.”
Eski TBMM Lideri Bülent Arınç’ın, “CHP’nin oylarının arttığına” ait açıklamasının hatırlatılması üzerine Kılıçdaroğlu, “Gerçeği Sayın Arınç da görüyor, gördüğü için de hayli mutluyuz” dedi.
CHP tezkereyi tartışacak
Soru üzerine Irak ve Suriye tezkerelerine ait partisinin tavrını açıklayan Akşener, kimi bahisleri eleştirmekle birlikte tezkereye “evet” oyu kullanacaklarını söylemiş oldu. CHP başkanı de, mevzuyu MYK’da değerlendireceklerini belirtti. Altı siyasi partinin yürüttüğü parlamenter sistem çalışmasına ait soru üzerine Akşener, “Aralık ayı üzere metin genel liderlere sunulacak. İnşallah her şey güzel olcacak” dedi. Kılıçdaroğlu da, “Aralık ayında umarım altı siyasi partinin de üzerinde uzlaştığı temel unsurlar ortaya çıkmış olur” açıklamasını yaptı. Kılıçdaroğlu, “İmamoğlu’nun ziyaretleri kamuoyunda, ‘Cumhurbaşkanı adayı olmak istiyor’ halinde yorumlandı, bu biçimde bir talebi var mı” sorusuna, “Bana gelmiş rastgele bir talep yok. Ayrıyeten giderken de esasen benden müsaade aldı” karşılığını verdi.
Tebdil-i kıyafete gerek var mı?
AK Parti Genel Lider Yardımcısı Erkan Kandemir’in, “Vatandaşlarımız içinde dolaşan tebdil-i kıyafet gruplarımız üzerinden önemli bir çalışma yürütüyor, raporluyor ve Genel Liderimize arz ediyoruz” açıklamasının hatırlatılmasına karşılık Kılıçdaroğlu, “Allah aşkına iktisadın durumunu bilmek için tebdil-i kıyafet ile gezmeye gerek var mı? Bunlar gerçekleri görmüyorlar mı?” sözlerini kullandı. Akşener de, “AK Parti yöneticisi ve AK Parti mensubu olarak vatandaşın içinde gezememe korkusu; tebdil-i kıyafetin manası o” dedi.
‘Parmak sallanıyor’
HDP’li Pervin Buldan’ın “HDP demokratik iktidarın bir modülü olacak” açıklamasının akabinde “HDP’ye bakanlık verilecek” savının gündeme geldiğinin belirtilmesi üzerine Kılıçdaroğlu, “Millet İttifakı’nı bozacak sanki ne yapabiliriz, bu biçimde bir arayışın bilhassa Cumhur İttifakı’nda olduğunu çok uygun biliyorum. Ancak ne yaparlarsa yapsınlar, hangi yola başvururlarsa vursunlar, bu ülkenin insanlarının ferasetine güveniyorum” dedi.
Meral Akşener de “Ortada seçim yok. Kurulmuş iktidar yok. Türkiye’de bizlerle ilgili bir şey olduğu vakit 10 adım daha sonrasında ‘siz şunu yapacaksınız’ diye parmak sallanıyor. Bu demokratik değil” vurgulamasını yaptı.