Saliha
Yeni Üye
Bakan Soylu Mardin’deki temasları kapsamında AK Parti Mardin Gençlik Kolları Başkanlığı’nca Nusaybin ilçesinde düzenlenen ‘Mahalle Bizim Gençlik Bizim Programı’na katıldı. Soylu, Mitanni Kültür Merkezi’nde bir ortaya geldiği gençlere Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın selamlarını ve sevgilerini ilettiğini söylemiş oldu. Gençlerin seslendirdiği ‘Suzan Suzi’ ve ‘Merdo’ isimli türkülere eşlik eden Soylu, burada bir konuşma da yaptı. Soylu, Mardin’in kadim ve kuvvetli bir medeniyete sahip olduğunu belirterek “Çanakkale de temel prestijiyle geleceğin birliğini oluşturur. Bir ülkeyi işgal etmeye çalışanlara karşı, o ülkenin bütün ögelerinin nasıl bir ortada olduğunu gösteren bir anlayışı oluşturur. Biri doğuda, biri batıda; birbirini tamamlıyor” dedi.
‘HERKESİN İMRENDİĞİ BİR ÇOĞRAFYADA YAŞIYORUZ’
Soylu, “Kıymetli bir ecdadın torunlarıyız. Bunu hiç unutmayın. Bugün Allah’a hamdolsun; özgür, hür ve bağımsız bir biçimde yaşıyoruz. Ovasından dağına, ırmağından ağacına kadar her insanın imrendiği bir coğrafyada yaşıyoruz. Etrafımızdaki bütün coğrafyaların gözünü diktiği, ‘acaba bunlar ne yapıyorlar’ diye sordukları bir toprak modülünde yaşıyoruz. 600 yıl egemenlik kurduğumuz dünyada; zulüm etmeyen, hükmederken adaletten ayrılmayan bir anlayışın içerisindeyiz” diye konuştu.
‘YAŞLILARINI VEFATA TERK ETTİLER’
Koronavirüsle gayret kapsamında yapılan çalışmalara da değinen Soylu, şunları söylemiş oldu:
“Dünyanın en varlıklı ülkeleri olarak nitelendirdiğimiz Avrupa ülkeleri, yaşlılarını mevte terk etti. Çalışırken toplumsal güvenlik sistemlerine para ödeyen ve şu anda yaşlanan beşerlerine bakamadılar. Biz ne yaptık? Sayın Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu sistemle muhtarlarımızdan sivil toplum kuruluşlarına, polisimizden askerimize, jandarmamıza, validen kaymakama, belediye liderinden imama kadar yaşlımızın, büyüğümüzün neye muhtaçlığı var ise konutuna ulaştırmaya çalıştık. Onu yalnız bırakmadık. Bu büyük bir emanettir. Bizden daha sonra bu ülkeyi sizler yöneteceksiniz. Biz faniyiz fakat bahsettiklerimin hepsi bu topraklarda baki kalacak.”
‘VALİ VE BAKAN OLMALARINI İSTİYORUZ’
Soylu, gençlerin yönelttiği soruları da yanıtladı. Bir şehidin kız kardeşinin “Yurdun iç güvenliğini korumak, kamu tertibini sağlamak için gösterdiğiniz uğraş takdire şayan. Bu icraatları yerine getirirken en çok ne sizi motive ediyor?” sorusuna Soylu, şu karşılığı verdi:
“Birincisi, dün Diyarbakır annelerinde 34’üncü buluşma oldu. Türkiye’yi terörden arındırdık. Beni terörle uğraşta en çok motive eden şey; gençlerimiz ve çocuklarımızdır. Onların amaçlarıyla buluşmasını istiyoruz. Vali olmalarını, bakan olmalarını istiyoruz. Ülkemizin hayli büyük zenginlikleri var. Bu zenginliklerini devam ettiren bir ülke var. Terörden arındırdığın vakit, terör örgütünü devreden çıkardığın vakit, her şey değişiyor. Devletin yapması gereken, terör örgütü ile milletin ortasını ayırmak. Allah’a hamdolsun Sayın Cumhurbaşkanı’mızın ortaya koyduğu strateji, akıl, deneyim, bilgi-birikim, bütün bunlarla bir arada bizim geldiğimiz nokta; tam da burası. Terör örgütüyle millet uğraşmaz, terör örgütüyle devlet uğraşır. Devlet, milletinin huzuru için buyruğundadır. Ve beni motive eden, devletin asli işlevine kavuşmasıdır. Devlet; vatandaşına vicdanlıdır, devlet vatandaşına hürmetlidir, merhametlidir ve koruyucusudur. Beni motive eden, hayli fazla çaba etmemi sağlayan şöyleki bir his var; biz ne yapabileceksek Tayyip Erdoğan ile yapabileceğiz. O varken bu uğraştan galip gelebiliriz, ülkemizi zenginleştirebiliriz, ülkemizin her tarafına eşit, hakkaniyetli, adil bir standart getirebiliriz. O varken vicdanlı bir devletin tüm temellerini ortaya koyabiliriz. O varken gençlerimize daha âlâ bir gelecek ortaya koyabiliriz.”
‘ÜLKEMİZDE 5 MİLYON 300 BİN YABANCI VAR’
Bir gencin “Ülkemizin siyasi, toplumsal yahut akademik manada göç alma-verme durumu nedir?” sorusunu Soylu ise şu biçimde cevapladı:
“Dünyada adalete, suya, eğitime, besine, sıhhate erişim bahislerinde Afrika’dan Orta Asya’ya kadar ve dünyanın öteki kıtalarında fazlaca önemli mahzurlar var. Dünyanın biroldukça yerinde savaşlardan ve iç çatışmalardan kaynaklanan zarurî göç, öbür yandan ekonomik niçinlerden kaynaklanan bir göç başladı. Bu ülkede 5 milyon 300 bin yabancı var. Bunun 4 milyonu sığınmacı, 3,7 milyonu Suriyeli kardeşimiz. 300 bini çeşitli uyruklardan kendi bölgelerinde, bu tip bir çatışma olduğu için buraya gelmiş beşerler. 1 milyon 300 bini de ikametli çalışıyor. Batı’nın bu anlayışıyla göç sorunu çözülmez. 21’nci asır göçün bütün ülkeler üzerinde en aktif olarak sürdüğü bir asır olacak. Afganistan’a yardım göndereceğiz, birinci treni çıkarıyoruz. Birinci evvel 700 ton. İnşallah önümüzdeki hafta içi çıkacak. Sıhhat, besin, giysi, ecza var. Ülkelerine geri dönmeleri için orayı huzurlu yapmaya çalışıyoruz. Geri gönderme sistemlerimizi çalıştırıyoruz. Son 5 yılda 300 bin kişiyi, kendi ülkelerine uçaklarla geri gönderdik. Türkiye’de kaçak, sistemsiz göçmenleri bulduk. Kendi ülkelerine onlarla anlaşarak geri gönderdik. Kaynağında da yardım ediyoruz.”
‘HERKESİN İMRENDİĞİ BİR ÇOĞRAFYADA YAŞIYORUZ’
Soylu, “Kıymetli bir ecdadın torunlarıyız. Bunu hiç unutmayın. Bugün Allah’a hamdolsun; özgür, hür ve bağımsız bir biçimde yaşıyoruz. Ovasından dağına, ırmağından ağacına kadar her insanın imrendiği bir coğrafyada yaşıyoruz. Etrafımızdaki bütün coğrafyaların gözünü diktiği, ‘acaba bunlar ne yapıyorlar’ diye sordukları bir toprak modülünde yaşıyoruz. 600 yıl egemenlik kurduğumuz dünyada; zulüm etmeyen, hükmederken adaletten ayrılmayan bir anlayışın içerisindeyiz” diye konuştu.
‘YAŞLILARINI VEFATA TERK ETTİLER’
Koronavirüsle gayret kapsamında yapılan çalışmalara da değinen Soylu, şunları söylemiş oldu:
“Dünyanın en varlıklı ülkeleri olarak nitelendirdiğimiz Avrupa ülkeleri, yaşlılarını mevte terk etti. Çalışırken toplumsal güvenlik sistemlerine para ödeyen ve şu anda yaşlanan beşerlerine bakamadılar. Biz ne yaptık? Sayın Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu sistemle muhtarlarımızdan sivil toplum kuruluşlarına, polisimizden askerimize, jandarmamıza, validen kaymakama, belediye liderinden imama kadar yaşlımızın, büyüğümüzün neye muhtaçlığı var ise konutuna ulaştırmaya çalıştık. Onu yalnız bırakmadık. Bu büyük bir emanettir. Bizden daha sonra bu ülkeyi sizler yöneteceksiniz. Biz faniyiz fakat bahsettiklerimin hepsi bu topraklarda baki kalacak.”
‘VALİ VE BAKAN OLMALARINI İSTİYORUZ’
Soylu, gençlerin yönelttiği soruları da yanıtladı. Bir şehidin kız kardeşinin “Yurdun iç güvenliğini korumak, kamu tertibini sağlamak için gösterdiğiniz uğraş takdire şayan. Bu icraatları yerine getirirken en çok ne sizi motive ediyor?” sorusuna Soylu, şu karşılığı verdi:
“Birincisi, dün Diyarbakır annelerinde 34’üncü buluşma oldu. Türkiye’yi terörden arındırdık. Beni terörle uğraşta en çok motive eden şey; gençlerimiz ve çocuklarımızdır. Onların amaçlarıyla buluşmasını istiyoruz. Vali olmalarını, bakan olmalarını istiyoruz. Ülkemizin hayli büyük zenginlikleri var. Bu zenginliklerini devam ettiren bir ülke var. Terörden arındırdığın vakit, terör örgütünü devreden çıkardığın vakit, her şey değişiyor. Devletin yapması gereken, terör örgütü ile milletin ortasını ayırmak. Allah’a hamdolsun Sayın Cumhurbaşkanı’mızın ortaya koyduğu strateji, akıl, deneyim, bilgi-birikim, bütün bunlarla bir arada bizim geldiğimiz nokta; tam da burası. Terör örgütüyle millet uğraşmaz, terör örgütüyle devlet uğraşır. Devlet, milletinin huzuru için buyruğundadır. Ve beni motive eden, devletin asli işlevine kavuşmasıdır. Devlet; vatandaşına vicdanlıdır, devlet vatandaşına hürmetlidir, merhametlidir ve koruyucusudur. Beni motive eden, hayli fazla çaba etmemi sağlayan şöyleki bir his var; biz ne yapabileceksek Tayyip Erdoğan ile yapabileceğiz. O varken bu uğraştan galip gelebiliriz, ülkemizi zenginleştirebiliriz, ülkemizin her tarafına eşit, hakkaniyetli, adil bir standart getirebiliriz. O varken vicdanlı bir devletin tüm temellerini ortaya koyabiliriz. O varken gençlerimize daha âlâ bir gelecek ortaya koyabiliriz.”
‘ÜLKEMİZDE 5 MİLYON 300 BİN YABANCI VAR’
Bir gencin “Ülkemizin siyasi, toplumsal yahut akademik manada göç alma-verme durumu nedir?” sorusunu Soylu ise şu biçimde cevapladı:
“Dünyada adalete, suya, eğitime, besine, sıhhate erişim bahislerinde Afrika’dan Orta Asya’ya kadar ve dünyanın öteki kıtalarında fazlaca önemli mahzurlar var. Dünyanın biroldukça yerinde savaşlardan ve iç çatışmalardan kaynaklanan zarurî göç, öbür yandan ekonomik niçinlerden kaynaklanan bir göç başladı. Bu ülkede 5 milyon 300 bin yabancı var. Bunun 4 milyonu sığınmacı, 3,7 milyonu Suriyeli kardeşimiz. 300 bini çeşitli uyruklardan kendi bölgelerinde, bu tip bir çatışma olduğu için buraya gelmiş beşerler. 1 milyon 300 bini de ikametli çalışıyor. Batı’nın bu anlayışıyla göç sorunu çözülmez. 21’nci asır göçün bütün ülkeler üzerinde en aktif olarak sürdüğü bir asır olacak. Afganistan’a yardım göndereceğiz, birinci treni çıkarıyoruz. Birinci evvel 700 ton. İnşallah önümüzdeki hafta içi çıkacak. Sıhhat, besin, giysi, ecza var. Ülkelerine geri dönmeleri için orayı huzurlu yapmaya çalışıyoruz. Geri gönderme sistemlerimizi çalıştırıyoruz. Son 5 yılda 300 bin kişiyi, kendi ülkelerine uçaklarla geri gönderdik. Türkiye’de kaçak, sistemsiz göçmenleri bulduk. Kendi ülkelerine onlarla anlaşarak geri gönderdik. Kaynağında da yardım ediyoruz.”