Psikiyatrik meselelerimiz proteinlerimizin işleyişiyle ilgili olabilir Şimdiye kadar majör depresif bozukluk ve travma daha sonrası gerilim bozukluğu da dahil olmak üzere gerilimle bağlantılı psikiyatrik durumların ardındaki biyolojik sistemlerin nasıl işlediği yahut işlemediği tam olarak bilinmiyordu. Bu manada psikiyatride bilindiği üzere epeyce sorunlu deneyler ve hatta tedaviler de yapılmıştı. Daha düne kadar birfazlaca psikiyatri kliniği lobotomi üzere ameliyatlar uyguluyorlardı. Lakin yeni yapılan bir araştırmada psikiyatrinin bu açmazı bir nebze aydınlatılıyor.
McLean Hastanesi‘ndeki bir küme araştırmacının yürüttüğü ve Cell Reports mecmuasında yayınlanan yeni araştırmada bedenin gerilim reaksiyonunu denetim etmede rol oynayan proteinler içindeki etkileşim ayrıntılandırılıyor. Ve bu proteinler fonksiyonlarını yerine getirmediğinde yahut karşıt reaksiyon yarattığında potansiyel terapötik sıkıntılar açığa çıkabiliyor.
Araştırmayla birlikte temel proteinlerin bedenin gerilime karşı reaksiyonunu düzenlemek için nasıl etkileşime girdiği ortaya koyuluyor. Araştırmada bu proteinler üzerinde çalışmanın, gerilime bağlı psikiyatrik bozuklukların tedavisine yahut önlenmesine yardımcı olacağını düşünülüyor.
McLean Hastanesi’nde Dehşet Nörobiyolojisi Laboratuvarı‘nda asistan nörobilimci olan ve Harvard Tıp Okulu’nda psikiyatri doktora öğrencisi olan Jacob Hartman bedendeki sistemsiz gerilim yansısının beyne ziyan verebileceğini, duygu-durum ve dert bozukluklarını artırabileceğini söylüyor. tıpkı vakitte Hartman gerilim yansısının düzenlenmesinde kilit rol oynayan yerin beyindeki hipokampus bölgesi olduğunu ve buradaki üç farklı proteinin yapısındaki farklı farklar olduğunu söylüyor.
Hangi proteinler?
Araştırmacılar aktardığına nazaran bu proteinler glukokortikoid (GR), minerallokortikoid reseptörü ve FK506 bağlayıcı proteini 51 (FKBP5) olarak isimlendiriliyor. Spesifik olarak bahsedildiğinde GR’ler yerine MR’ler olağan şartlar altında FKBP5 üretimini denetim ederler. FKBP5, gerilimli durumlar sırasında GR’lerin gerilim hormonlarını bağlama hassaslığını azaltır. Araştırmada ise FKBP5, hipokamoustaki MR ve GR istikrarının bir ortacısı olarak hareket ederek gerilim reaksiyonuna ince ayar yapıyor üzere görünüyor.
Araştırmanın baş muharrirlerinden Kerry J. Ressler bulgularda GR, MR ve FKBP5’in varlığının ve işleyişinin gerilimin merkezi ve çevresel düzenlemesini manüpile etmede tamamlayıcı unsular olduğunu gördüklerini söylüyor. Araştırmanın bize sağladığı bilgilere bakılırsa bu çalışmadan elde edilen sonuçlar ileride biroldukca psikiyatri problemini sırf bu proteinler üstündeki oynamalara indirgeyebilir.
McLean Hastanesi‘ndeki bir küme araştırmacının yürüttüğü ve Cell Reports mecmuasında yayınlanan yeni araştırmada bedenin gerilim reaksiyonunu denetim etmede rol oynayan proteinler içindeki etkileşim ayrıntılandırılıyor. Ve bu proteinler fonksiyonlarını yerine getirmediğinde yahut karşıt reaksiyon yarattığında potansiyel terapötik sıkıntılar açığa çıkabiliyor.
Araştırmayla birlikte temel proteinlerin bedenin gerilime karşı reaksiyonunu düzenlemek için nasıl etkileşime girdiği ortaya koyuluyor. Araştırmada bu proteinler üzerinde çalışmanın, gerilime bağlı psikiyatrik bozuklukların tedavisine yahut önlenmesine yardımcı olacağını düşünülüyor.
McLean Hastanesi’nde Dehşet Nörobiyolojisi Laboratuvarı‘nda asistan nörobilimci olan ve Harvard Tıp Okulu’nda psikiyatri doktora öğrencisi olan Jacob Hartman bedendeki sistemsiz gerilim yansısının beyne ziyan verebileceğini, duygu-durum ve dert bozukluklarını artırabileceğini söylüyor. tıpkı vakitte Hartman gerilim yansısının düzenlenmesinde kilit rol oynayan yerin beyindeki hipokampus bölgesi olduğunu ve buradaki üç farklı proteinin yapısındaki farklı farklar olduğunu söylüyor.
Hangi proteinler?
Araştırmacılar aktardığına nazaran bu proteinler glukokortikoid (GR), minerallokortikoid reseptörü ve FK506 bağlayıcı proteini 51 (FKBP5) olarak isimlendiriliyor. Spesifik olarak bahsedildiğinde GR’ler yerine MR’ler olağan şartlar altında FKBP5 üretimini denetim ederler. FKBP5, gerilimli durumlar sırasında GR’lerin gerilim hormonlarını bağlama hassaslığını azaltır. Araştırmada ise FKBP5, hipokamoustaki MR ve GR istikrarının bir ortacısı olarak hareket ederek gerilim reaksiyonuna ince ayar yapıyor üzere görünüyor.
Araştırmanın baş muharrirlerinden Kerry J. Ressler bulgularda GR, MR ve FKBP5’in varlığının ve işleyişinin gerilimin merkezi ve çevresel düzenlemesini manüpile etmede tamamlayıcı unsular olduğunu gördüklerini söylüyor. Araştırmanın bize sağladığı bilgilere bakılırsa bu çalışmadan elde edilen sonuçlar ileride biroldukca psikiyatri problemini sırf bu proteinler üstündeki oynamalara indirgeyebilir.