Saliha
Yeni Üye
ANKARA Milliyet – Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, toplumsal medyada kullanılan lisanın Türkçe için tam bir felaket habercisi olduğunu belirterek, “Bugün milletimizin çabucak hemen bir asır evvel yazılan Mehmet Akif şiirlerini, Ömer Seyfettin kıssalarını, hatta Atatürk’ün Gençliğe Hitabesini anlayamaması lisanımıza yapılan suikastın büyüklüğünü gözler önüne sermektedir” dedi.
2021 Yunus Emre ve Türkçe Yılı anısına RTÜK tarafınca düzenlenen “Görsel ve İşitsel Medyada Gerçek Türkçe kullanması Ödül Töreni”nde konuşan Erdoğan, şu iletileri verdi:
LİSANI BOZMAK DA TERÖRDÜR: Terör yalnızca insanların canına, malına, özgürlüğüne kast etmekle olmaz. Milletlerin varlığının ve devamlılığının teminatı olan lisanını, edebiyatını, külçeşidini bozmak da bir çeşit terördür. Türkiye maalesef her iki teröre birden maruz kalmıştır. Lisanını yaşatamayan bir milletin inancı dahil benliğini oluşturan bedellerini birer birer kaybederek yok olması kaçınılmazdır.
HOR GÖRÜLDÜ: Türkiye 1930’lu senelera geldiğinde kelamda lisanda sadeleştirme faaliyetleri tefrid derecesinde sonuçların doğmasına sebep oldu. Güya Türkçemizi yabancı sözlerden arındırma mazeretiyle asırlardın benliğimize hal veren kaç söz lisanımızdan dışlandı, hor görüldü. Kadim medeniyetimiz kesintiye uğratılmaya çalışıldı.
ECDADIN İZLERİNİ SİLME HAYALİ: Hayali kurulan şey aslında devletimizin kurumlarından de, milletimizin gönlünden de ecdadın bütün izlerini silmekti. Cemil Meriç, Necip Fazıl, Peyami Safa üzere birfazlaca münevverimizin uydurukça diye tabir ettiği bu yeni sözler ulusal hançerimize uymadığı üzere niyet ufkumuzu da daraltmıştır. Aleni, bariz, aşikâr, ayan, sarih, üryan, berrak sözleri yerine günümüzde yalnızca ‘açık’ sözünü kullanmaya mahkum olmamız öteki nasıl izah edilebilir?
LİSANIMIZA SUİKAST: Hele toplumsal medya denen mecralarda kullanılan lisan Türkçemiz için tam bir felaket habercisidir. Bu sıkıntıyı ciddiyetle ele almazsak fikri muhtevamızın kısırlaşma tehlikesiyle karşı karşıya kalacağını üzülerek tabir etmek isterim. Bugün milletimizin çabucak hemen bir asır evvel yazılan Mehmet Akif şiirlerini, Ömer Seyfettin öykülerini, hatta Atatürk’ün Gençliğe Hitabesini anlayamaması lisanımıza yapılan suikastın büyüklüğünü gözler önüne sermektedir. Türkçemizi korumak, geliştirmek ve zenginleştirmek için verdiğimiz çaba temelinde bir ulusal çabadır, bir beka çabasıdır. Öbür uğraşlarımız üzere lisanımızı müdafaa uğraşını de muvaffakiyetle neticelendireceğiz.
Demirören Medya’ya 2 ödül
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın himayelerinde gerçekleştirilen merasimde 23 farklı kategorideki mükafatlar sahiplerini buldu. Merasimde Demirören Medya da iki ödül aldı. Söyleşi-Yorum kategorisinde CNNTürk’te yayınlanan Tarafsız Bölge programıyla Ahmet Hakan Coşkun, Sağlık-Yaşam kategorisinde ise bir daha CNNTürk’te yayınlanan Yeşil Tabiat programıyla İnanç İslamoğlu ödül alan isimler oldu. Coşkun ve İslamoğlu’na mükafatları Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafınca verildi.
2021 Yunus Emre ve Türkçe Yılı anısına RTÜK tarafınca düzenlenen “Görsel ve İşitsel Medyada Gerçek Türkçe kullanması Ödül Töreni”nde konuşan Erdoğan, şu iletileri verdi:
LİSANI BOZMAK DA TERÖRDÜR: Terör yalnızca insanların canına, malına, özgürlüğüne kast etmekle olmaz. Milletlerin varlığının ve devamlılığının teminatı olan lisanını, edebiyatını, külçeşidini bozmak da bir çeşit terördür. Türkiye maalesef her iki teröre birden maruz kalmıştır. Lisanını yaşatamayan bir milletin inancı dahil benliğini oluşturan bedellerini birer birer kaybederek yok olması kaçınılmazdır.
HOR GÖRÜLDÜ: Türkiye 1930’lu senelera geldiğinde kelamda lisanda sadeleştirme faaliyetleri tefrid derecesinde sonuçların doğmasına sebep oldu. Güya Türkçemizi yabancı sözlerden arındırma mazeretiyle asırlardın benliğimize hal veren kaç söz lisanımızdan dışlandı, hor görüldü. Kadim medeniyetimiz kesintiye uğratılmaya çalışıldı.
ECDADIN İZLERİNİ SİLME HAYALİ: Hayali kurulan şey aslında devletimizin kurumlarından de, milletimizin gönlünden de ecdadın bütün izlerini silmekti. Cemil Meriç, Necip Fazıl, Peyami Safa üzere birfazlaca münevverimizin uydurukça diye tabir ettiği bu yeni sözler ulusal hançerimize uymadığı üzere niyet ufkumuzu da daraltmıştır. Aleni, bariz, aşikâr, ayan, sarih, üryan, berrak sözleri yerine günümüzde yalnızca ‘açık’ sözünü kullanmaya mahkum olmamız öteki nasıl izah edilebilir?
LİSANIMIZA SUİKAST: Hele toplumsal medya denen mecralarda kullanılan lisan Türkçemiz için tam bir felaket habercisidir. Bu sıkıntıyı ciddiyetle ele almazsak fikri muhtevamızın kısırlaşma tehlikesiyle karşı karşıya kalacağını üzülerek tabir etmek isterim. Bugün milletimizin çabucak hemen bir asır evvel yazılan Mehmet Akif şiirlerini, Ömer Seyfettin öykülerini, hatta Atatürk’ün Gençliğe Hitabesini anlayamaması lisanımıza yapılan suikastın büyüklüğünü gözler önüne sermektedir. Türkçemizi korumak, geliştirmek ve zenginleştirmek için verdiğimiz çaba temelinde bir ulusal çabadır, bir beka çabasıdır. Öbür uğraşlarımız üzere lisanımızı müdafaa uğraşını de muvaffakiyetle neticelendireceğiz.
Demirören Medya’ya 2 ödül
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın himayelerinde gerçekleştirilen merasimde 23 farklı kategorideki mükafatlar sahiplerini buldu. Merasimde Demirören Medya da iki ödül aldı. Söyleşi-Yorum kategorisinde CNNTürk’te yayınlanan Tarafsız Bölge programıyla Ahmet Hakan Coşkun, Sağlık-Yaşam kategorisinde ise bir daha CNNTürk’te yayınlanan Yeşil Tabiat programıyla İnanç İslamoğlu ödül alan isimler oldu. Coşkun ve İslamoğlu’na mükafatları Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafınca verildi.